MENÜ
İzmir 35°
Son Kale İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Deniz patlıcanı av yasağının kaldırılmasının sonuçları...
Ahmet Güler
YAZARLAR
20 Eylül 2024 Cuma

Deniz patlıcanı av yasağının kaldırılmasının sonuçları...

Çeşme ve Ildırı halkı, deniz patlıcanı av yasağının kaldırılmasına yönelik ciddi tepkiler göstermektedir. Özellikle balıkçılar, deniz patlıcanlarının ekosistem için hayati bir rol oynadığını ve bu canlıların yok edilmesinin, denizlerin temizliğini ve deniz ürünlerinin bolluğunu olumsuz etkileyeceğini vurgulamaktadır. Çeşme Kent Konseyi Ekoloji Komisyonu tarafından Ildırı’da halk, balıkçılar ve biyologlarla yapılan toplantıda bu endişeler dile getirilmiş ve deniz patlıcanı av yasağının kaldırılmasının Çeşme turizmi ve yerel balıkçılık üzerinde büyük olumsuz etkileri olacağı belirtilmiştir.

1.Deniz Patlıcanlarının Ekosistemdeki Rolü

Deniz patlıcanları, deniz tabanında kum veya çamurda yaşayan ve denizlerin temizliğini sağlayan önemli canlılardır. Bu canlılar, denizlerin çöpçüsü olarak bilinir ve tabana çöken organik maddeleri ve ağır materyalleri temizleyerek, deniz ekosisteminin sağlıklı kalmasına katkı sağlarlar. Bir deniz patlıcanı, günde yaklaşık 350 litre suyu temizleyerek, denizlerin doğal bir filtresi gibi çalışır.

Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi'nden Doç. Dr. Mustafa Tolga Tolon liderliğinde yapılan bir çalışma, deniz patlıcanlarının İzmir Körfezi’nin temizliğinde önemli bir rol oynadığını ortaya koymuştur. Dr. Tolon’un ifadesine göre, deniz patlıcanları, deniz tabanındaki organik maddeleri tüketerek çevresel temizliğe katkı sağlar ve ekolojik dengeyi korur.

2.Av Yasağının Kaldırılması ve Olası Sonuçlar

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 11 Ağustos 2024 tarihinde yayımladığı genelge ile Çeşme ve Ildırı kıyılarında deniz patlıcanı avlanmasına izin verilmiştir. Ancak bu karar, bölgenin biyolojik çeşitliliğini ve ekolojik dengesini tehdit etmektedir. 2019 yılında Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle 'Özel Çevre Koruma Bölgesi' ilan edilen bu bölgede, deniz patlıcanlarının avlanmasına izin verilmesi, denizlerin kirlenmesine ve balık stoklarının azalmasına yol açabilir.

Deniz patlıcanlarının avlanması, yalnızca deniz ekosistemini değil, aynı zamanda Çeşme turizmini de olumsuz etkileyecektir. Çeşme'nin temiz denizleri, bölgeye turist çeken önemli bir faktördür ve denizlerin kirlenmesi, turizme ağır bir darbe vuracaktır. Ayrıca, deniz ürünlerinin fiyatlarının artması ve balıkçılık sektörünün zarar görmesi de beklenen sonuçlar arasındadır.

3.Çeşme Kent Konseyi’nin Tepkisi ve Harekete Geçme Çağrısı

Çeşme Kent Konseyi Ekoloji Komisyonu, deniz patlıcanlarının avlanmasına izin verilmesine karşı sert bir tepki göstermiştir. Komisyon, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın bu kararını iptal etmesi için geniş çaplı bir imza kampanyası başlatacağını duyurmuştur. Ayrıca, 21 Eylül 2024 tarihinde Ildırı’da yapılacak olan 'Temiz Deniz' eylemi ile kararnamenin iptali için geniş katılımlı bir protesto düzenleneceği bildirildi.

Deniz patlıcanları, deniz ekosisteminin sağlıklı kalması için vazgeçilmez canlılardır. Bu nedenle, av yasağının kaldırılması, sadece bölgedeki ekosistemi değil, aynı zamanda yerel balıkçılık ve turizmi de tehdit etmektedir. Çeşme Kent Konseyi ve bölge halkı, deniz patlıcanlarının korunması ve av yasağının yeniden getirilmesi için mücadele etmeye kararlıdır.

4.Türkiye’nin Deniz Patlıcanı İhracatı ve Ekolojik Sonuçları

Türkiye, 2020 yılında Çin ve Japonya’ya yaklaşık 22 milyon dolarlık deniz patlıcanı ihracatı gerçekleştirmiştir. Ancak, 2023 yılında bu ihracatın ilk on ayında sadece 2.6 milyon dolar civarında kalması, deniz patlıcanı popülasyonunun önemli ölçüde azaldığını göstermektedir. Denizlerimizin temiz kalmasında kritik bir rol oynayan bu canlıların sayısındaki büyük düşüş, ekosistem üzerindeki ciddi baskıyı gözler önüne sermektedir.

Türkiye’nin deniz patlıcanı ihracatından elde ettiği gelir 20-30 milyon dolar seviyesinde olabilir, ancak bu miktar, denizlerimizin kirlenmesi ve balıkçılarımızın karşı karşıya kaldığı milyar dolarlık zararlarla kıyaslandığında son derece yetersiz kalmaktadır. Kirli denizlerde balık popülasyonu ne yazık ki azalmaktadır ve bu durum hem ekosistemi hem de yerel balıkçılığı olumsuz etkilemektedir.

Deniz patlıcanı ve deniz kestanesi gibi deniz ürünlerinin ihracatının tamamen yasaklanması gerekiyor. Bu ürünlerin ticareti ekosistem üzerinde geri dönülmez tahribatlara yol açmakta ve Türkiye'nin bu tür ihracat gelirlerine ihtiyacı yoktur.

 

 

 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Son Kale İzmir