Hiçbir şey olmasa da bir şeyler oldu KSK'de!

Garip şeyler oluyor Karşıyaka’da… Anlamak da mümkün değil, açıklamak da…

 “Borç çok, transfer yok” diye geçen beş yılın ardından sezon başını hatırlayın…

Büyük emekler harcanarak, alacaklılarla yapılan ikna görüşmeleri, helalleşmeler, ödemeler ve yasağın nihayet kaldırılışı…

Teknik Direktör Cüneyt Biçer ile başlanan sezonda, “şampiyonluk şarkıları” eşliğinde yapılan 12 takviye…

Ya sonrası… Sonrası sıkıntı, sancı, hayal kırıklığı…

İşleri düzeltme yolunda alınan pansuman tedbirler… Tedavi yok…

İlk şok… Coşkuyla başlanan ligin 6 haftasının 6 puanla tamamlanmasıydı… Yaşanan panikle en kolay olan şey yapıldı. Teknik kadroda “Kan değişikliği” operasyonu...

Cüneyt Biçer’e “bay bay”, Ahmet Taşyürek’e “Hay hay” denildi.

Tansiyon biraz olsun düştü… Camia yeni bir başlangıç, yeni bir umuda yöneldi.

Ama Taşyürek ile ilk yarının sonuna dek 10 lig maçında rayına oturmadı takım… Sürekli yalpalayan bir görüntü verdi ve bu süreci 3 galibiyet, 5 beraberlik, iki yenilgiyle kapattı…

Ahmet Taşyürek göreve geldiğinde, sezon başı yapılan transferleri beğenmemiş “Kadro mühendisliği iyi yapılmamış” diye açıklama yapmıştı. O’na göre matematiksel bir yanlış, bir hesap hatası vardı yani…  Bu açıklama; Taşyürek’in devre arasında transfer isteyeceği sinyaliydi zaten… Öyle de oldu.

Ardından devre arası operasyonuna girildi…

Cüneyt Biçer ile yapılan 12 transferden 6’sına bilet kesildi… Ahmet Taşyürek’in tercih ettiği 5 oyuncu kadroya katıldı… Daha fazlası istendi de olmadı…

Ardından ikinci şok geldi… Karşıyaka, Ahmet Taşyürek’in takviyeli kadrosuyla çıkılan, ikinci yarının ilk 2 maçında, Erok ve İçel İdmanyurdu’na yenildi.

Taşyürek de “Kadro mühendisliği hatası yapmış olacaktı ki” aşı tutmadı…,

İki maç, iki yenilgi, elde var sıfır… Al sana matematik hatası…

…Ve Şampiyonluk şarkılarıyla çıktığı yolda, bitime 15 maç kala, 21 puan düşme hattının sadece 4 puan üzerindeydi Karşıyaka…

Koca bir hayal kırıklığı… Ve bu hayal kırıklığıyla gelen üçüncü şok…

Ahmet Taşyürek’e “güle güle”, Erman Güraçar’a “Hoş geldin” diyerek yolun yarısı geçildikten sonra yapılan yeni bir başlangıç…

Yine panik yaşandı, yine hata yapıldı… Gidene “bay bay” gelene “hay hay” taktiğiyle top taca atıldı.

Bu saatten sonra ne olur, nasıl olur, Erman Hoca’nın mühendislik hesabı var mıdır, hedef ne olacaktır, ben kestiremiyorum…  Ama Karşıyaka ile ilgili kafamda biriken soruları sormak zorundayım. 

Şampiyonluk  hesaplarına ne oldu?

2. Lig’e giden yolda umudun yerini “mucize beklentisi” mi aldı?

Şimdi hedef ne olacak? 

Erman Hoca da, Ahmet Taşyürek gibi “mühendislik hatası var” derse yine transfer mi yapılacak?

Yeni takviye yapılmasa bile, Kaf-Kaf 17 oyuncu transfer ettiği sezonu kümede kalma mücadelesiyle mi tamamlayacak?

Bu yapılan transferlerin kulübün üzerine yüklediği maddi yük nedir?

Beş yıldır borç girdabından kurtulma adına yapılan fedakarlık boşa mı gidecek?

Bu sezon yapılan harcamalarla Karşıyaka’yı başladığı noktaya mı dönecek?

Yasaklı olduğu dönemde,  beş yıl gençleriyle yol alan ve bu süreçte 2 kez play-off oynayan yeşil-kırmızılı ekibin, bu sezon çılgın transferlerle geldiği noktayı, kim, nasıl açıklayacak?

Bunu kimse açıklayamaz… Bence bu durumun hiçbir mantıklı izahı olamaz… Çünkü gelinen noktada, bu sezonun 19 haftalık özeti şudur; nereden baksan tutarsızlık, nereden baksan umarsızlık…

KSK için bu sezonu anlatmaya, ancak Türk siyasetine damga vuran o meşhur cümle yakışır; “Hiçbir şey olmasa da, kesinlikle bir şeyler oldu...”