İZSU Genel Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklama şöyle:
"İzmir Körfezi’ne koku giderici kimyasal döküldüğü yönünde hiçbir dayanağı ve bilimsel gerçeklerle ilişkisi bulunmayan iddiaların kamuoyu önünde dile getirilmesi nedeniyle bir açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur.
İZSU Genel Müdürlüğü’nün yürüttüğü kapsamlı bilimsel çalışmalar neticesinde son bir yılda koku sorununun çözülmüş olması bir takım asılsız iddialarla gölgelenemeyecek bir başarı öyküsüdür ve “Yüzülebilir Körfez” odaklı projelerin kazanımlarından sadece biridir.
Söz konusu asılsız iddialara yol açan bilgi açığının giderilmesi açısından şu noktaların bilinmesi önem taşımaktadır:
1. İzmir’de evsel atık sular, Büyük Kanal Projesi dâhilinde Körfez boyunca uzanan 65 kilometre uzunluğundaki ana kuşaklama kanalı ve bu kanala bağlı 95 kilometre uzunluğundaki ana ve tali kolektörler ile toplanıp Gümrük, Bayraklı, Karşıyaka ve Çiğli’de bulunan 4 pompa istasyonu aracılığıyla Çiğli İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi’ne iletilmektedir.
2. İzmir Büyük Kanal Projesi'nin son noktası olan Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi, günlük 604 bin 800 metreküp kapasiteyle hizmet vermektedir. 7 gün 24 saat kesintisiz olarak faaliyet gösteren tesiste atık sular ileri biyolojik yöntem kullanılarak arıtılmaktadır.
3. Tesiste oluşan tüm çamurlar lisanslı çamur bertaraf tesislerine alınarak, yönetmeliklere uygun bir şekilde bertaraf edilmektedir.
4. Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi, Kentsel Atıksu Arıtımı Yönetmeliği’ne tabi olarak denetlenmektedir.
5. Mavişehir bölgesindeki sığlaşma, uzun yıllar sonucunda derelerle gelen sedimantasyon nedeniyle gelişmiştir. Dere çıkış ağızlarında sığlaşmaya neden olan dip çamuru için düzenli olarak tarama çalışmaları yürütülmektedir. Son bir yıl içerisinde 420 bin metreküplük dip tarama çalışması yapılmıştır. Son 4 yılda derelerde yapılan tarama çalışmasıyla birlikte 1 milyon 300 bin metreküp malzeme çıkarılmıştır. Derelerde yapılan çalışmalar sonucu çamur ve teressubatın körfeze gidişi engellenmiştir.
Körfez’e kimyasal döküldüğü yolundaki iddialara yeniden değinmek gerekirse, bu ifadelerle eğer şebekeye uygulanan magnezyum hidroksit ( MgHo) kastediliyorsa, öncelikle bu MgHo körfeze dökülmemekte, atık su şebeke hattına uygulanmaktadır.
Akademisyenlerle birlikte yürütülen bilimsel çalışma neticesinde uygulanan bu kimyasalların çevreye bir zararı söz konusu değildir.
Dünyada gelişmiş ülkelerde sıkça başvurulan bu yöntem örneğin Los Angeles şehrinin master planında da aynı şekilde uygulanmaktadır. Atık su şebekelerine yapılan bu zararsız kimyasal uygulaması 100.000 m3 atık suya 8 m3 gibi oldukça düşük bir konsantrasyonda uygulanmaktadır. Şebekeye verilen MgOH zararsız bir kimyasal olup şebekenin performansını artıran, atık su şebeke borularının çeperlerinde katılaşmayı engelleyen, şebeke atık suyunun da pH değerini artıran bir kimyasaldır. Lavabo açıcı malzemelerden daha az zararlı olan bu malzeme atık su arıtma tesisinin de performansını olumlu yönde etkilemektedir.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZSU Genel Müdürlüğü’nün bütüncül bir yaklaşımla ve bilimsel yöntemlerle, hazırlanmakta olan koku Master Plan çerçevesinde yürüttüğü çalışmalar sayesinde koku sorunu çözülmüş, İzmir Körfezi derin bir nefes almıştır. İzmir, Yüzülebilir Körfez hedefine adım adım yaklaşmaktadır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur."