Düşük kök aylıklarından dolayı temmuz ayında bir lira bile zam alamayan emekliler ile EYT çıktığında bir gün farkla emekli olma hakkı 20 yıl ertelenenler, yarın İstanbul’da büyük bir mitinge düzenleyecek. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) çağrısıyla yarın saat 13’te Kartal Meydanı’nda yapılacak mitinge çeşitli emekli dernekleri de katılacak.
Mitingde ‘en düşük kök aylığı ile emekli ikramiyelerinin asgari ücret seviyesine çıkarılması’ ve ‘tüm emekli aylıklarının da en az asgari ücrete yapılan zam oranında artırılması’ gibi taleplerin yanı sıra, 9 Eylül 1999 sonrası işe başlayanlar için adil bir kademeli geçiş sistemine geçilmesi de talep edilecek.
EN DÜŞÜK EMEKLİ AYLIĞI ASLINDA 4 BİN 500 TL!
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, emeklilerin kök aylıklarının 4 bin 500 liraya kadar düştüğünü anımsatıp, bunun Hazine desteğiyle 7 bin 500 liraya çıkarılmasını ‘ucube bir uygulama’ olarak niteledi.
“2008’de kabul edilen 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile emeklilik koşulları zorlaştırıldı ve emekli aylıkları sistematik bir biçimde düşürüldü” diyen Çerkezoğlu, “En düşük emekli aylığı 7 bin 500 lira deniliyor ama aslında 4 bin 500 lira. Yani bırakın yoksulluk sınırını, açlık sınırının altında kalan bir aylıktan bahsediyoruz. Bu koşulların değişmesi, iyileştirilmesi lazım” diye konuştu.
DİSK Başkanı Çerkezoğlu, yarınki miting için Bakırköy’de halka bildiri dağıttı.
‘ASGARİ ÜCRET DÜZEYİNE ÇIKARILMALI’
Ancak yapılacak zamların telafi iyileştirmelerle değil, kalıcı çözümlerle gerçekleştirilmesi gerektiğini söyleyen Çerkezoğlu, yarın mitingde de dile getirecekleri taleplerini şöyle sıraladı: “En düşük emekli aylığı en az asgari ücret düzeyine çıkarılmalı, geri kalan tüm emekli aylıklarına yapılacak zam oranı da en az asgari ücrete yapılan artış oranında artırılmalı. 5 yılda 1000 liradan ancak 2 bin liraya çıkabilen ikramiyeler de pula dönmüş durumda. İkramiyelerin de asgari ücret düzeyine çıkarılması gerekiyor.”
BİR GÜN FARKLA 20 SENE KAYBETTİLER
Yarın mitingde öne çıkacak bir diğer talep de ’emeklilikte adil bir kademeli geçiş sistemi’ talebi… Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, EYT ile ilgili düzenlemede hizmet süresi ve prim gününü tamamlayan 8 Eylül 1999 girişli 2 milyon 250 bin kişinin emekli olacağını açıklamış; bu durum bir gün farkla emekli olma hakkını kaybedenler açısından büyük bir eşitsizliğe yol açtığı için eleştirilmişti.
Çünkü bu sisteme göre bir kadın işçi 38 yaşında, erkek işçi 43 yaşında emekli olabilecekken, bu insanlardan bir gün sonra işe başlayan bir kadın 58, bir erkek de 60 yaşında emekli olabiliyor.
Eşitlik ilkesi gereği uyum olması gerektiğine dikkat çeken uzmanlar da adil olmayan bu durum için sert bir geçiş yerine daha yumuşak bir geçiş yapılması gerektiğini söylüyorlar.
EYT sonrası bir kadın işçi 38 yaşında, erkek işçi 43 yaşında emekli olurken, bu insanlardan bir gün sonra işe başlayan bir kadın 58, erkek de 60 yaşında emekli olabiliyor. Emeklilikte Adalet Derneği ise 8 Eylül 1999 sonrası SGK girişliler için yukarıdaki tablonun uygulanmasını öneriyor.
Yarınki mitingde katılacak derneklerden Emeklilikte Adalet Derneği’nin Başkanı Mihriban Uğurlu da mitingde yapacağı konuşmada bu adaletsizliği anlatacak.
Adil bir kademeli geçiş sisteminin kabul edilmesi gerektiğini talep edecek olan Uğurlu, “Bu adaletsizliği herkese haykırmak için bizzat sahneden özel konuşma yapacak ve bu mağduriyeti duyuracağım. Adil bir emeklilik için herkesi pazar günü bekliyoruz” çağrısında bulundu.
Çerkezoğlu da emeklilikte adalet arayanlara yönelik şunları söyledi:
“Emeklilikte çok fazla adaletsizlik, eşitsizlik var. EYT ile birlikte çözüm bulundu ama eksik oldu. Hâlâ 5 bin gün prim mağdurları var, kısmi emeklilik mağdurları var, emeklilikte adalet arayanlar var…
8 Eylül 1999 sonrası, bir gün farkla dahi sigortalı olan iki işçinin emeklilikleri arasında 17-20 yıl fark oluştu. Emeklilik yaşı konusunda adalet ve denge sağlanmalı. 9 Eylül 1999 sonrası işe başlayanlar için adil bir kademeli geçiş sistemi kabul edilmeli.”
KIDEM TAZMİNATI İSYANI DA DİLE GETİRİLECEK
Mitingde ayrıca, iki talep daha öne çıkacak.
Bunlardan biri, aylık bağlama oranlarının eski düzeyine yükseltilmesi ve kapsamlı intibak düzenlemesi ile emekli aylıkları arasındaki eşitsizliğin giderilmesi konusu olurken bir diğer talep de kıdem tazminatına yönelik…
Orta Vadeli Program'ın (OVP) çalışma hayatında öngördüğü değişiklikler ve sonrasında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın açıklamaları, ‘kıdem tazminatı kalkıyor mu' endişelerine yol açmıştı.
OVP metninde, Otomatik Katılım Sistemi'nin (OKS) ‘ikinci basamak emeklilik sistemine' dönüşeceği ve bu kapsamda Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) kurulacağı ifade edilmişti.
2024’ün son çeyreğinde hayata geçmesi beklenen bu sistem ile kıdem tazminatının da yeniden düzenlenmesi bekleniyor.
Bu sistem hayata geçerse de, çalışan artık kıdem tazminatını işten ayrılırken toplu olarak değil, emeklilik döneminde aylık ödeme şeklinde alacak.
Ancak şöyle bir tehlike var: Mevcut emekli aylığının yanında alınacak bu tutar, ikinci bir emekli maaşı gibi lanse edilip çalışanın lehine bir durum gibi gösterilse de hem işçinin kıdem tazminatı ile hak ettiği toplu para imkânı elinden alınmış olacak hem de işverenin ödemesi muhtemel düşük oranlı prim nedeniyle işçinin eline düşük bir rakam geçecek.
Yarınki mitingde bu konuya ilişkin de talepler sıralanarak ‘Kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir’ denilecek.