İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Genel Sekreteri Dr. Saip Tiryakioğlu, Güzel Sanatlar Fakültesi ile Devlet Konservatuvarı binalarının Tınaztepe Kampüsü’ne taşınacağını açıklayarak, "Can güvenliğini tehdit eden bir durum olduğu için bu tahliyenin acil olarak gerçekleşmesi gerekiyor. Biz programımıza Büyükşehir Belediyesi’nin desteği olmadan geç kalmış olarak devam edeceğiz. Bu iki yıllık geçici bir süreç. Yeni sanat yerleşkemizde mini opera veya değişik fuaye alanları, sanat yapıları topluluğu düşünüyoruz" dedi.
DEÜ Güzel Sanatlar Fakültesi ile Devlet Konservatuvarı binalarının depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle temmuz ayının başında Narlıdere’den Buca Tınaztepe’ye taşınma kararı alınmıştı. Kararın ardından öğrenciler İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’den yardım istemiş Soyer de binanın yenilenmesi için gereken desteği verebileceklerini açıklamıştı. Bunun üzerine DEÜ Rektörlüğü, fakültenin Kültürpark’a taşınacağını ve Soyer’in onay verdiğini açıklamıştı. Ancak, Tunç Soyer'den binaların Kültürpark Fuar Alanı’ndaki hollere taşınması için onay vermediği açıklaması gelmişti.
Kamuoyunda tartışmalara yol açan açıklamaların ardından DEÜ Rektörlüğü, düzenlediği basın toplantısı ile son durumla ilgili bilgi verdi. DEÜ Genel Sekreteri Dr. Saip Tiryakioğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Buğra Gökçe ile 2 kez görüşme yaptıklarını ve kendilerine yer konusunda Tarihi Havagazı Fabrikası ile Kültürpark’ta yer alan hollerin önerildiğini söyledi. Bugün, Büyükşehir Belediyesi'nden kendilerine bir yazı geldiğini belirten Tiryakioğlu, "Şehir merkezi içerisinde hiçbir binanın tahsis edilemeyeceği, edilse dahi yeni eğitim öğretim yılına yetiştirilemeyeceği gibi bahaneler yazan bir yazı gönderdiler. Biz programımıza Büyükşehir Belediyesi'nin desteği olmadan geç kalmış olarak devam edeceğiz" dedi. GSF ve Devlet Konservatuvarı binalarının Tınaztepe Kampüsü’ne taşınacağını açıklayan Tiryakioğlu, "Bu geçiş sürecinde öğrencilerin eğitim hayatını kesintiye uğratmayacağız. Sabancı Kültür Merkezi’ni de eğitim planı içerisine dahil etmeye karar verdik" diye konuştu.
'HAVAGAZI FABRİKASI VE KÜLTÜRPARK ÖNERİLDİ'
Yaşanan süreci özetleyen DEÜ Genel Sekreteri Dr. Saip Tiryakioğlu, şunları söyledi:
"DEÜ, Türkiye’nin en köklü üniversitesinden birisidir. Geçtiğimiz 1 aylık süreçte DEÜ Sanat Yerleşkesi’nde bulunan fakültemizin taşınmasıyla ilgili süreç başlatmıştık. 2017 yılının son aylarında sanat yerleşkesinde bulunan blokların depreme dayanıklı olmadığı, deprem anında öğrenciler ve personelin can kaybına yol açabileceği sonucunu doğuracak performans analizleri elimize ulaştı. Depreme dayanıksız olduğu için Tınaztepe yerleşkesinde bulunan yeni tamamladığımız bir binaya taşıma programı oluşturduk. Bu gündeme geldikten sonra Tınaztepe’de bulunan bina ile ilgili görüşmelere başladık. GSF Dekanlığı ve Müdürlüğü ile istişarelerde bulunduk. Taşınma sürecimiz, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuyla ilgili açıklamalarıyla değişik bir durum aldı. Büyükşehir Belediyesi yetkilileri tarafından fakülte binasının Tarihi Havagazı Fabrikası yada Kültürpark'a taşınması önerisi sunuldu. 2 Temmuz 2019 günü rektörlüğümüze, Büyükşehir Belediyesi'nden bir dilekçe geldi. Bu belge Başkan Tunç Soyer imzalı bir belgeydi. Bu belgede fakültenin taşınması için Büyükşehir Belediyesi olarak gerekli desteği verecekleri yazıyordu. Soyer ertesi gün öğrencilerimizle biraraya geldiğini ve Tınaztepe’deki kampüse taşınmak istemediklerini ifade etmişti. Ama öğrencilerle görüşmeden önce zaten bize dilekçe göndermişti ve destek vereceğini belirtmişti. O süreçten sonra biz de rektörlük olarak desteği vermelerinden mutlu olacağımızı paylaştık. 5 Temmuz’da bu desteğin hangi aşamalarda olacağı ile ilgili Büyükşehir Belediyesi'ne dilekçe gönderdik ve somutlaştırmalarını istedik. Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Buğra Gökçe ile iki kez görüşmem oldu. İlk görüşmemizde hangi binayı tahsis edecekleri ile ilgili sorularım oldu. Kendisi de binalar ile ilgili iki seçeneğin var olduğunu; birinin Tarihi Havagazı Fabrikası diğerinin ise fuar olduğu konusunda mutabakat sağlamaya çalıştık. Konuyu Başkan Soyer’e ileteceğini ve bize döneceklerini söylediler. Ertesi gün ziyaret ettiğimizde Tarihi Havagazı Fabrikası’nın dolu olduğu ama Kültürpark’ta yer alan A, B ve C hollerinin GSF’ye uygun olacağını söylediler. 8 Temmuz’da GSF ile toplantı yaptık. Akademik olarak hocalarımıza bu binaların eğitimde kullanılıp kullanılamayacağına karar vermelerini istedik. 'Uygun' olacağını söylediler. 'Büyükşehir Belediyesi holleri tahsis ederse eğitim hayatımızı sürdürebiliriz' dediler."
‘PROGRAMIMIZA GEÇ KALMIŞ OLARAK DEVAM EDECEĞİZ’
14 Temmuz’da Başkan Tunç Soyer tarafından yapılan "Medyada yer alan haberler doğru değildir. Kimseyle görüşmedim onay vermiş değilim" açıklamalarını hatırlatan Tiryakioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu durum hem üniversitemize vakit kaybettirmiş hem de Büyükşehir Belediyesi'nin desteğinin ortada olmadığını göstermiştir. DEÜ, Türkiye’nin sayılı üniversitesinden biri. Bu süreç başlamadan önce de Büyükşehir’den destek isteme gibi bir talebimiz ve girişimimiz olmadı. Soyer’in DEÜ öğrencileri ile buluşup, 'Ben destek olurum, bina tahsis ederim' gündeminden sonra biz bu görüşmeleri yaptık. Bizim DEÜ olarak GSF’yi taşıyacağımız binada taşınma planımız da hazırdı. Biz zaten fakültelerimizi Tınaztepe Kampüsü’ne yerleştireceğiz ve taşınmalarını sağlayacağız. Eğitimin burada devam etmesini yapı güvenliği ve can güvenliği açısından sağlayacağız. Hem bu güçteyiz hem de kudrette. Bugün Büyükşehir Belediyesi'nden şehir merkezi içerisinde hiçbir binanın tahsis edilemeyeceği edilse dahi yeni eğitim öğretim yılına yetiştirilemeyeceği gibi bahaneler yazan yazı gönderdiler. Biz programımıza Büyükşehir desteği olmadan geç kalmış olarak devam edeceğiz."
‘CİDDİ BİR CAN GÜVENLİĞİ SORUNU VAR’
Fakültedeki binaların tamamının depreme dayanıklı olmadığını söyleyen Tiryakioğlu, şunları söyledi:
"Ciddi bir can güvenliği sorunu var. Deprem raporları seviye seviyedir. Bizim fakültenin seviyeleri çok düşük. Kolonlar, kirişler içerisindeki donatılar olması gerektiğinin çok altında değerler sergiliyor. GSF binaları çok riskli binalar şu an. Bu nedenle acil tahliyesini planladık. Can güvenliğini tehdit eden bir durum olduğu için bu tahliyenin acil olarak gerçekleşmesi gerekiyor. Bu 2 yıllık geçici bir süreç. Yeni sanat yerleşkemizde mini opera veya değişik fuaye alanları sanat yapıları topluluğu düşünüyoruz. Yatırım programımıza koyuyoruz. Taşınma gerçeğimiz iki yıllık bir süreç ve geçici. Gittiğimiz bina metrekare olarak uygun ama yapı olarak uygun değil. Sanat eğitimi yapmak için uygun değil kabul diyoruz ama 2 yıllık süreçte diğer fakültelerin de desteği olacak. Eksik bulunan sahneler, tiyatro alanları, stüdyolar yaratabileceğiz ki şu an 14 sahnemiz var. Bunlarla eğitim planını destekleyeceğiz. Ses izolasyonları, mekan yaratma gibi ihtiyaçları da biz eğitimin devam etmesi açısından sağlayacağız. Bu geçiş sürecinde öğrencilerin eğitim hayatını kesintiye uğratmayacağız. Sabancı Kültür Merkezi’ni de eğitim planı içerisine dahil etmeye karar verdik. Eksikliğin bir kısmını da oradaki sahnelerimizle sağlayacağız. TRT stüdyolarını da kullanmak için onay aldık. DEÜ olarak hem maddi hem manevi hem de diğer kamu kurumlarının desteği ile elimizden geleni yapıyoruz ve yapacağız."
Raporların 500 sayfa olduğunu ve kamuoyu ile tamamının paylaşılmasının zorunlu olmadığını ifade eden Tiryakioğlu, "Deprem gerçeği Türkiye için önemlidir. Bizim bölgemiz bu gerçek açısından hem çok belirsizlik hem de deprem fırtınaları gördüğümüz bir bölge. Daha önce kırılmamış fayların dahi kırıldığını görüyoruz. Bunlar birbirini tetikleyebilecek konumda. Bu gerçek varken önceliğimizi deprem ve depremde binalarımızın ne kadar güvenli olduğu sonucundan ilerlemek gerekiyor. Öğrencilerimizin velileri de bizi oldukça aradılar ve sorular sordular. Genel görüşleri de bu binaların içine artık girmemekle ilişkili" dedi.
‘SOYER’İN YARATTIĞI RÜZGAR SAYESİNDE ÖĞRENCİLERİMİZİ İKNA EDEMEDİK’
Taşınmayı çok önceden planladıklarını söyleyen Tiryakioğlu, "Soyer’in yarattığı ‘rüzgar’ sayesinde biz öğrencilerimizi ve akademik personelimizi bu binadan taşınmaya ikna edemedik. Sınavlarda bile bu binaların hiçbir yerini kullanmamıştık. Başka derslikleri kullandık ve sırf bu tehlikeyi gördüğümüz için" dedi.