İzmir'in Ödemiş ilçesinde tehdit ve şantaj yoluyla esnaftan haraç aldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 2 şüpheli tutuklandı.

Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığı, ilçedeki esnaftan tehdit ve şantaj yoluyla haraç alındığı şikayeti üzerine soruşturma başlattı. Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Ödemiş Büro Amirliği ve İstihbarat Şube Müdürlüğü ekipleri soruşturma kapsamında H.D. ve R.G'yi takibe aldı.

Ekipler, esnaftan zorla para aldıkları sırada şüphelileri suçüstü yakaladı. Emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen 2 şüpheli tutuklandı.

İzmir'in Urla, Menderes ve Seferihisar ilçeleri açıklarında 150 kaçak göçmen yakalandı.

Sahil Güvenlik Komutanlığı'ndan elde edilen bilgiye göre, Seferihisar, Menderes ve Urla ilçelerinde 16'sı karada, diğerleri lastik botlarla hareket halinde olmak üzere toplam 129 kaçak göçmen yakalandı.

Urla ilçesi açıklarında içerisinde kaçak göçmenlerin olduğu lastik botun motor arızası nedeniyle sürüklendiği ve yardım talebinde bulunulduğu bilgisi üzerine ise bölgeye Sahil Güvenlik gemisi yönlendirildi. Ekipler, lastik bottaki 21 kaçak göçmeni kurtardı.

Göçmenler, işlemlerinin ardından İl Göç İdaresi Müdürlüğüne gönderildi.
 

İzmir’in Alsancak semtinde elektrik akımına kapılan iki kişinin yaşamını kaybetmesinin ardından açılan soruşturma kapsamında gözaltına alınarak tutuklu yargılanmak üzere mahkemeye sevk edilen İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan ile Genel Müdür Yardımcısı Serdar Sadi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Kararı değerlendiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Bugün arkadaşlarımızla ilgili verilen kararın adil olduğuna inanıyorum'' dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Alsancak'ta elektrik akımına kapılarak hayatını kaybeden Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve tutuklu yargılanmak üzere İzmir 5. Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilen İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan ile Genel Müdür Yardımcısı Serdar Sadi'nin duruşmalarını takip etmek için İzmir Adliyesi'ne geldi. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar süren duruşmada gözaltında tutulan 11 kişi adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. 

“Hukuken geçerli iddialar değil”
İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan ve İZSU Genel Müdür Yardımcısı Serdar Sadi ile Bayraklı Adliyesi’nden çıkan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, burada gazetecilere kararı değerlendirdi. Başkan Tugay, “Bugün bu saatte bizleri mutlu eden bir kararla huzurlarınızdayız. Dün hiç beklemediğimiz bir anda, hiç beklemediğimiz bir şekilde İZSU Genel Müdürümüz Gürkan Erdoğan, İZSU Genel Müdür Yardımcımız Serdar Sadi ve İZSU eski Genel Müdürümüz Ali Hıdır Köseoğlu gözaltına alındılar. Gözaltına alınacaklarına dair bir haber aldık. Ve ondan sonra bunun nereden kaynaklandığını anlamaya çalıştık. Bir bilirkişi raporundaki bazı iddialara dayanarak bu gözaltı kararının alındığını anladık. Ancak bunlar gerçekten hukuken geçerli olan iddialar değildi. Hukukçu arkadaşlarımız genel müdürümüz ve genel müdür yardımcımızla beraber bu iddiaların yersiz olduğunu savundular” dedi. 

“Üzerimize ne düşüyorsa yapmaya devam edeceğiz”
Erdoğan ve Sadi’nin İZSU Genel Müdürlüğü’nde görevi başında gözaltına alındığını anımsatan Başkan Tugay, “Dün kurumumuzda mesaisinin başındayken genel müdürümüzün, genel müdür yardımcımızın gözaltına alınış şekli bizleri rahatsız etti. Ve o dakikadan itibaren acaba bu süreç hukuka uygun yürüyecek mi diye bir endişe içerisindeydik.  Ancak bugün mahkeme onların salıverilmesine karar verdi. Ve bu andan itibaren bu sürecin hukuken daha doğru şekilde işleyeceğine dair bizlerde kanaat oluştu. Bu sürece katkı veren herkese bu nedenle yürekten teşekkür ediyorum. Kaybettiğimiz vatandaşlarımızla ilgili bundan sonra yürüyecek hukuki süreçte tüm şeffaflığımızla, bu sürece katkı vermek için üzerimize ne düşüyorsa yapmaya devam edeceğiz. Onlar için hiçbir zaman kaybetmeyeceğimiz bir üzüntümüz var. Ancak hepimiz adalet arıyoruz. Burada adaletin yerine gelmesi için bizler de çaba gösteriyoruz. Bugün arkadaşlarımızla ilgili verilen kararın adil olduğuna inanıyorum. Onlara geçmiş olsun diyorum. Kurumumuza geçmiş olsun” diye konuştu. 

“İzmir için canla başla çalışmaya devam edeceğiz”
İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan da kendilerini yalnız bırakmayanlara teşekkür ederek, şunları söyledi: “Bizleri yalnız bırakmayan, gecenin bu saatinde burada olan tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum. Biz hiçbir zaman ifade vermekten, yargılanmaktan imtina etmedik. Adli makamlara süreç boyunca yardımcı olmaya çalıştık. Sürecin bu şekilde bitmesinden mutluyuz. Alınan karardan son derece mutluyuz. Bu kentin bazı değerleri temsil ettiğinin farkındayız. Yaptığımız görevi sadece bir memuriyet olarak değil bu kentin simgelediği değerlerin bir taşıyıcısı olarak kendimizi görüyoruz. Sabahtan itibaren görevimizin başında olacağız. İzmir için canla başla çalışmaya devam edeceğiz.” 

 

İzmir'in Konak ilçesinde sağanaktan korunmaya çalışırken elektrik akımına kapılan 2 kişinin ölümüne ilişkin soruşturmada gözaltına alınan 8 şüpheli tutuklama talebiyle hakimliğe çıkarıldı. Mahkemeye çıkarılan İZSU eski Genel Müdürü Ali Hıdır Köseoğlu, İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan ile Gediz Elektrikten Dağıtım Genel Müdürü Uğur Yüksel'in aralarında olduğu 11 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında bilirkişi raporunun çıkmasının ardından dün gözaltına alınan İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan ve eski İZSU Genel Müdürü Ali Hıdır Köseoğlu ile Gdz Elektrik Dağıtım Genel Müdürü Uğur Yüksel'in de aralarında bulunduğu 11 zanlının emniyetteki işlemleri tamamlandı.

Sağlık kontrolünden geçirilen şüpheliler, İzmir Adliyesi'ne sevk edildi.

Cumhuriyet savcılığınca sorgulanan bu kişilerden İZSU Genel Müdürü Erdoğan, ifadesinde Bilirkişi Heyeti Raporu'ndaki aleyhine olan hususları kabul etmediğini belirtti.

Genel müdür olarak olayın gerçekleşmesinden 20 gün önce göreve başladığını aktaran Erdoğan, "Benim bu olayla ilgili herhangi bir bilgim ve görgüm yoktur. Tarafıma bildirilen son 20 gün içerisinde de bir sorun yoktur. Ölüm olayının meydana gelmesi nedeniyle üzüntülü olduğumu bildirmekle beraber hiçbir ihmal, kusur ve sorumluluğum bulunmayan bu olay nedeniyle tarafıma yapılan suçlamayı kabul etmiyorum." dedi.

Uğur Yüksel de soruşturmaya konu olaylarla ilgili kendisine ulaşan olumsuz bir durum olmadığını, bu olaylardan soruşturmayla birlikte haberdar olduğunu, 2015 yılında yapılan kazı sırasında görevde olmadığını ifade ederek suçlamaları kabul etmedi.

2020-2023 arasında İZSU Genel Müdürlüğü görevini yürüten Ali Hıdır Köseoğlu da olay yerinde en son işlemin Gdz Elektrik tarafından yapıldığını, İZSU tarafından yapılan işlemlerde doğrudan bir kusurun olmadığını savunarak kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, suçlamaları kabul etmediğini belirtti.

Savcılıktaki işlemlerinin ardından Erdoğan, Köseoğlu ve Yüksel'in de aralarında bulunduğu şüphelilerden 8'i tutuklama, 2'si yurt dışına çıkış yasağı adli kontrol talebi ve "taksirle ölüme neden olma" suçlamasıyla İzmir Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi.

Bilirkişi Heyet Raporu

Soruşturma kapsamında şehir bölge plancısı, elektrik elektronik, elektrik ve inşaat mühendislerinden oluşan Bilirkişi Heyeti Raporu'nda da olayda teknik kusurların tespiti yapıldı.

Gözaltına alınan şüphelilerin sorumluluk, kusur ve ihmallerinin detaylı olarak verildiği raporda, olayın yaşanmasına ilişkin zincirleme tabir edilen kusurlar şöyle sıralandı:

"Gdz Elektrik şirketinin, 2015 yılında ihale edilen yeraltı elektrik kablolama işine ilişkin ihale teknik şartnamesine aykırı olarak işin kabulünü yapması ve bunun 'çok tehlikeli duruma' sebebiyet vermesi, İZSU tarafından yapılan 3 ve 4 Ocak 2024 tarihlerindeki yağmur suyu rögarlarının montajında elektrik kablolarına hasar verilmesi, Gdz tarafından hasar gören kablolarda bir daha benzer hasarın yaşanmaması adına herhangi bir önlem alınmaması, kablolarda sadece basit onarım yapılması, İZSU tarafından rögar kapaklarında basit onarımlarla riski ortadan kaldıracak bir çalışmanın yapılmaması, rögarların çökmesiyle elektrik yeraltı kablolarının hasar görmeye başlaması anlaşılmış olmasına rağmen herhangi bir önlem alınmaması, basit onarım yapılmaya devam edilmesi, popülist tabirle günün kurtarılması, İZSU tarafından teslim alınan yağmur suyu ızgaralarında bakım yetersizliği nedeniyle ızgaraların pislik ve çamurla dolarak kesitinin daraldığı, bu noktada yolda su baskınlarının bir daha yaşanmaması adına İZSU tarafından herhangi bir önlem alınmaması..."

Raporda ayrıca 2015'te elektrik kablolarının döşenmesinden mazgalların yapımı, arızaların oluşumu, olay günü yağmur suyu birikimi ve 2 kişinin akıma kapılarak ölümüne kadar geçen süreç de özetlendi.

Olay ve soruşturma

Konak ilçesinde 12 Temmuz'da sağanak sırasında su birikintisine basan Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay, elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmiş, soruşturma kapsamında gözaltı talimatı verilen 35 şüpheliden 33'ü yakalanmış, 6'sı ifadelerinin ardından serbest bırakılmıştı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 27 zanlıdan 14'ü tutuklanmıştı.

Dosya kapsamında 5 şüphelinin daha olayda ihmalinin olduğu belirlenerek gözaltı talimatı verilmiş, bunlardan 3'ü yakalanırken, 1'inin kanser tedavisi gördüğü, diğerinin ise yurt dışında olduğu belirtilmişti. Yakalanan 3 kişi daha sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

SERBEST BIRAKILDILAR

İzmir’de yağmur sırasında yürürken akıma kapılan İnanç Öktemay ve Özge Ceren Deniz'in hayatını kaybetmesiyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, gözaltına alınan İZSU eski Genel Müdürü Ali Hıdır Köseoğlu, İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, İZSU Genel Müdür Yardımcısı Serdar Sadi, Gediz Elektrikten Dağıtım Genel Müdürü Uğur Yüksel, Metropol Bölge Müdürü Ali Arcan, Sistem İşletme ve Bakım Müdürü Ekrem Yıldırım, Operasyon Direktörü Sefa Pişkinleblebici, Planlama ve Teknoloji Direktörü Necati Ergin, Yapım İşleri Saha Sorumlusu Mürsel Arıcı, Yapım İşleri Sorumlusu Uzmanı Alper Doğan ve Gediz Elektrik personeli Halit Özpelit’in ifade işlemleri tamamlandı. Mahkemeye çıkartılan 11 şüphelinin adli kontrol şartı ile serbest bırakıldığı öğrenildi. 

İzmir'in Dikili ilçesinde çıkan orman yangını havadan ve karadan müdahale ile kontrol altına alındı.

Dikili, Çandarlı Mahallesi'ndeki ormanlık alanda yangın çıktı. 

İhbar üzerine bölgeye çok sayıda ekip sevk edildi. 

Alevlere 10 uçak, 6 helikopter, 25 arazöz, 9 su ikmal, 3 dozer, 2 yer ekibi ile müdahale edildi. Alevler yoğun çalışma sonucu yaklaşık 9 saatte kontrol altına alındı.

SİTE TAHLİYE EDİLDİ!

İzmir'in Dikili ilçe ormanlık alanda başlayan ve yerleşim yerlerine yaklaşan yangın nedeniyle Mavikent Sitesi, tahliye edilmişdi.

HABERİN VİDEOSUNU İZLEMEK İÇİN GÖRSELE TIKLAYINIZ!

Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, AK Parti tarafından hazırlanan ve kamuoyunda büyük tartışma yaratan sokak hayvanları yasası ile ilgili dikkat çeken bir video yayınladı. "Yaşatmayı seçiyoruz" etiketini kullanan Başkan Eşki, "İki cihan bir araya gelse ben Allah'ın verdiği canı bu hayvanlardan asla almayacağım. Bu yasanın sonuna kadar karşısındayım" dedi.

SONKALEİZMİR-Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, sahipsiz hayvanlara yönelik düzenlemeler içeren ve sokak köpekleri için ötanazi yolunu açabilecek yasa ile ilgili sosyal medya hesaplarından dikkat çeken bir video paylaştı. 

"Yaşatmayı seçiyoruz", "Yasayı geri çek" ve "Uyutma beni" etiketlerini kullanan Başkan Eşki, "Bu yasa toplumu tam anlamıyla bölmek için ortaya konan, hayvanlardan ziyade insanların bakış açısını değiştirmek için hazırlanmış bir yasa. Bu yasanın hiçbir uygulanabilir yanı yok. Şunu net bir şekilde söylemek istiyorum. İki cihan bir araya gelse ben Allah'ın verdiği canı bu hayvanlardan asla almayacağım. Bu yasanın sonuna kadar karşısındayım" dedi. 

Başkan Eşki'nin paylaşımı şöyle:

VİDEOYU İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
 

AK Parti İzmir'de Bergama İlçe Başkanlığı'na Hasan Şahin, Kınık İlçe Başkanlığı'na ise son yerel seçimde belediye başkan adayı olan Sami Mollaahmet getirildi. 

SONKALEİZMİR-AK Parti İzmir'de iki ilçe başkanlığına atama yapıldı. AK Parti İzmir'in sosyal medya hesabından yapılan açıklamalarda, "Genel Merkezimizle gerçekleştirdiğimiz çalışmalar neticesinde, Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan'ın olurları, Genel Merkez Teşkilat Başkanımız Sn. Erkan Kandemir'in tensipleri ile Kınık İlçe Başkanlığına Sn. Sami Mollaahmet,  atanmıştır. 
Bugüne kadar göstermiş olduğu özverili çalışmalarından ve gayretlerinden dolayı Sn. Arif Uyar’a ve Sn. Sabit Sarıçayır’a teşekkür ediyor, yeni görevlendirilen ilçe başkanımıza muvaffakiyetler diliyoruz." denildi. 

Urla'da Belediye Başkanı Selçuk Balkan'ın talimatıyla ilçe sınırlarındaki sahillere konulan hasır şemsiyeler denetimsizlikten kullanılamaz hale geldi. Azmak Sahili'ndeki şemsiyeler bazı kişiler tarafından yerlerinden çıkarılırken gölgelik haline getirildi. Plajda tuhaf bir görüntü oluşturan şemsiyeleri kullanamayan bazı vatandaşlar ise Urla Belediyesi'ne "Denetim" çağrısı yaptı. 

SONKALEİZMİR-Urla Belediyesi tarafından ilçe sınırlarındaki sahillere konulan hasır şemsiyeler denetimsizlik nedeniyle amacına uygun kullanılamıyor. 

Belediye Başkanı Selçuk Balkan'ın isteğiyle halkın kullanımı için konulan şemsiyelerin bazı yerlerde gölgelik olarak kullanıldığı ortaya çıktı. 

Azmak Sahili'nde şemsiyeleri yerinden çıkaran bazı kişiler sahilde gölgelik gibi kısımlar oluşturdu. Tuhaf bir görüntü oluşturan şemsiyeleri kullanamayan diğer vatandaşlar ise Urla Belediyesi'ne "Denetimlerin sıklaştırılması" için çağrı yaptı. 

Urla Belediyesi, Kalabak, Gülbahçe, Demircili, Özbek, Zeytineli, Azmak, Altınköy, Zeytinalan, İçmeler, Çeşmealtı, Torasan, Balıklıova ve İskele'de toplam 22 plajda büfe, şemsiye, tuvalet ve soyunma kabinleri yerleştirilmişti.

Yerel seçim öncesi "Foça'nın Bir metrekaresini satmam" diyen CHP'li Saniye Bora Fıçı, başkanlık koltuğuna oturduktan sonra sözünü unuttu. Foça Belediyesi, Yeni Foça'daki 19 arsayı satışa çıkardı. 

SONKALEİZMİR-Foça Belediye Başkanı Saniye Bora Fıçı, yerel seçim öncesi CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in katılımıyla ilçede yapılan mitingdeki sözlerini koltuğa oturduktan sonra unuttu.

Mitingde, "Belediyemizi öz kaynaklarının doğru yönetimi, mali disiplin ve yatırım planlarıyla bir metrekaresini bile satmadan Foça'yı en iyi şekilde hizmet verecek kadar güçlü hale getireceğiz. Mal varlığı küçülen değil, yeni latırımlar yapan gelişen büyüyen bir Foça Belediyesi yaratacağız" diyen Fıçı, görev süresinin 4. ayında Yeni Foça'daki 10036 ada 3 parseldeki 19 arsasını satışa çıkardı. 

Foça Belediyesi AK Parti Meclis üyesi Özlem Erbey ve MHP'li meclis üyesi Murat Yıldız'ın satış kararına şerh koyduğu ortaya çıktı. 

Meclis üyeleri, satış kararına "Sayın Saniye Bora Fıçı'nın seçim çalışmaları süresince üzerine basa basa Foça'nın bir metrekare toprağını satmayacağını vaat ederek seçimden 3 buçuk ay sonra 19 adet taşınmazı satışa sunulmasını muhalefet olarak etik ve uygun bulmuyoruz" diyerek muhalefet şerhi koydu. 

 

Güzelbahçe Belediyesi İYİ Parti Meclis üyesi Aylin Kitapçıoğlu'nun CHP'ye geçmesi İYİ Parti cephesinde büyük tepki çekti. Güzelbahçe'de 31 Mart Yerel Seçimleri'nde partisinin oyunu bir öncesi seçime göre yüzde 71'den yüzde 49'a düşüren Belediye Başkanı Mustafa Günay'ın "15'te 15 sözü vermiştik, tuttuk" sözlerini eleştiren İYİ Parti İzmir İl Başkanı Ülkü Doğan, "Söz sandıkta tutulur" dedi. Kitapçıoğlu'na da tepki gösteren Doğan, "Seçmene ihanet" diye konuştu. 

SONKALEİZMİR-Güzelbahçe'de 31 Mart Yerel Seçimleri'nde partisinin halkın yüzde 20.71'nin oyunu alması ile belediye meclisine giren İYİ Partili Aylin Kitapçıoğlu, CHP'ye geçti.

İlçede bir önceki seçime göre partisinin oyunu yüzde 71'den yüzde 49'a düşüren CHP'li Başkan Mustafa Günay, Kitapçıoğlu'nun CHP'ye katılması üzerine bir tören düzenlerken, yaşananlara İYİ Parti cephesinden tepki geldi. 

MUSTAFA GÜNAY'A TEPKİ: SÖZ SANDIKTA TUTULUR!

SONKALE'ye konuşan İYİ Parti İzmir İl Başkanı Ülkü Doğan, Günay'ın "Seçim öncesi 15'te 15 sözü vermiştik. Şimdi tuttuk" açıklamasını eleştirirken, "Güzelbahçe halkı oyunu İYİ Parti'ye verdi. İYİ Parti'nin oylarıyla meclise giren bir kişiyi kendi arasına katarak '15'te 15 sözü verdik. Sözümüzü tutuyoruz' demek siyasi etiğe uygun değil. Söz tutmak için mi transfer yapılır bilmiyorum. Söz sandıkta tutulur, sonradan olmaz. Bir ilçede muhalefet sesinin olmaması övünülecek bir şey değil" dedi. 

(Ülkü Doğan)

"HALKIN İRADESİ YOK SAYILDI"

Aylin Kitapçıoğlu'nun kararını seçmene ihanet olarak yorumlayan Doğan şunları söyledi:

"Güzelbahçe seçmeni oyunu İYİ Parti'ye  verdi. Bu tip parti değiştirmelerde seçmene ihanet etmiş olursunuz. Bunu Güzelbahçe seçmeninin takdirine bırakıyorum. Bizim açımızdan mazur görülecek bir durum değil. Kendisi büyüklerine, kanaat önderlerine danıştığını belirtmiş. Danışılacak kişi kanaat önderleri değil, seçmen olmalıydı. Güzelbahçe halkı onu oraya getirdi. Kimlerle görüştü bimiyorum. Bizimle yapılmış bir istişare yok. Meclis üyemizi birçok kez aradık. Bugüne kadar uzak durmuştu. Başından itibaren sanıyorum ki niyeti buydu. Kendisiyle istişare edemediğimiz için yorumda bulunamayacağım. Seçmen İYİ Parti'ye yüzde 21 oy vermiş. Oradaki üye bunun karşılığıydı. Şimdi o yüzde 21'in iradesi nerede. İradesi artık yok o yüzde 20'nin. 

"MUSTAFA GÜNAY BASKI YAPTI" İDDİASI

İYİ Parti Güzelbahçe İlçe Başkanı Afet Albaş da halkın ve parti teşkilatının iradesinin yok sayıldığını belirterek,
"'Örgütüme danıştım' diye açıklama yapmış. Onların örgüt anlayışının ne olduğunu ben bilemedim. Hiçbirimizle konuşmadı, haber verilmedi, helallik de istenmedi" dedi. Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa Günay'ın açıklamalarına da tepki gösteren Albaş, " Böyle bir şey olabilir mi? Senin oyunla mı geldi oraya? Çıkıp sözümü tuttum diyorsun. Aldığımız bilgilere göre Mustafa Günay'ın kendisi üzerinde ciddi baskısı olmuş. Bunu birkaç kişiye söylemiş. 'Mustafa Günay'ın baskılarına dayanamıyorum. Ben CHP'ye geçeceğim' demiş. Bu işin de takipçisi olacağız" yorumunu yaptı. 
 

İzmir'de 'küfürleşme' nedeniyle çıkan kavgada O.A. (37), Adem Çolak'ı (48) bıçaklayarak öldürdü.

Olay, saat 12.00 sıralarında, Kiraz ilçesi Şemsiler Mahallesi'nde meydana geldi. Otomobilde O.A. ile Adem Çolak arasında iddiaya göre küfürleşme nedeniyle tartışma çıktı. İkili otomobilden inerken, tartışma kavgaya dönüştü. O.A., Çolak'ı sırtından bıçaklayıp kaçtı. Çevredekiler, Çolak'ı olay yerinin yakınındaki bir evin bahçesinde yaralı halde buldu. İhbarla bölgeye sevk edilen sağlık ekipleri, ilk müdahalenin ardından Çolak'ı, ambulansla Kiraz Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Çolak, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Jandarma ekipleri, kaçan şüpheliyi yakalamak için çalışma başlattı. O.A.'nın Ödemiş ilçesi Çaylı Mahallesi'nde olduğu tespit edildi. O.A., jandarma operasyonunda gözaltına alındı.

İşlemlerinin ardından O.A., adliyeye sevk edildi.

İzmir'in Dikili ilçesinde yaşayan bir vatandaşın evinden haczedilenler satışa çıkarıldı. Satışa çıkarılanlar arasında iç çamaşırı, bir kilo toz şeker, tava, pet şişe bile bulunuyor. 

Sözcü yazarı Saygı Öztürk, İzmir'in Dikili ilçesindeki bir haciz işlemini köşesine taşıdı. Öztürk, ''Kamuya inşaat yapan müteahhitlere “Garantili ödemeler” yapılıp yüz milyonlarca liralık vergi borçları affedilirken İzmir’in Dikili ilçesinde, borcunu ödeyemeyen vatandaşın evinde ne var, ne yoksa hepsi haczedildi. İcra yoluyla satılacaklar arasında bir kilo toz şeker bulunduğunu görünce de şaşırmayın'' ifadelerini kullandı. 

Saygı Öztürk, haciz ve satış işlemine ilişkin şu bilgileri paylaştı;

İzmir’in Dikili ilçesinde, bir eve yapılan haciz işlemine konu olanları resmi ilandan okuduktan sonra daha önce böyle bir ilan görmediğim için olsa gerek bu dosyanın içeriğiyle ilgili olarak bilgi almak istedim. Konuştuğum yetkili “Demek ki bunların satışa çıkarılması için şartlar oluşmuş. Nasıl insan vücudunun her noktası farklıysa her haciz işleminin hukuki  yönü de farklıdır. Her dosyanın kendine özgü şartları var” deyip konuyu geçiştirdi. Devlete ait ilan.gov.tr internet adresindeki haczedilen ve satışa sunulacak olanlar arasında bir paket toz şeker bile var. Yalnız o değil, başörtüsü, elbise askısı, küçük mutfak tüpü, şapka, süs çiçekleri de vatandaşımızın içinde bulunduğu durumu göstermesi açısından da çarpıcı. Yani gariban birisinin evi haczedilmiş. Bunların yanı sıra içinde iç çamaşırlar ve elbiselerin olduğu gardrop, kömür sobası, plastik tabure, tül perde, yolluk, çay bardağı, sürahi, pet su şişesi, peçete gibi ürünlerinde haczedildiğini ilanda okuyunca “Artık bu kadar da olmaz ki” diyorsunuz.

Tüm eşyalar için 20 bin 260 liralık muhammen bedel belirlendi. Bunların ilk satış tarihi de çok ilginç, sanki başka bir gün yokmuş gibi Cumhuriyet Bayramı’nı kutladığımız 29 Ekim 2024’de açık artırmaya çıkarılacak. Açık artırma Dikili İcra Dairesi tarafından gerçekleştirilecek.Evinde ne var ne yoksa haczedilen vatandaşla ilgili bilgileri de almak mümkün olmadı. Gerekçe olarak “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu”  gösterildi. Vatandaşın borcunu kapatıp, mütevazı eşyaları kendilerine verecek hayırsever yurttaşlarımız da var.  İcra yoluyla satışa çıkarılanlara “Ev eşyaları dekorasyon malzemeleri” deniliyor!Bakalım, satışa çıkarılan ev eşyaları ve dekorasyonlardan bazıları neymiş, kaç liradan satışa çıkarılacakmış resmi belgeden okuyalım: - Eşarp ve başörtüsü: 200 TL

- İçinde iç çamaşır ve elbiselerin olduğu gardolap: 500 TL
- 1 paket toz şeker: 100 TL
- Büyük boy pet şişe: 100 TL
- Tava : 50 TL
- Tül Perde : 250 TL
- Sofra bezi : 150 TL
- Minder : 100 TL
- Terlik : 100 TL
- Çarşaf : 50 TL
- Havlu : 100 TL
- Süs çiçeği : 50 TL
- Sürahi : 100 TL
- Defter : 50 TL
- Peçete : 100 TL
- Plastik Sandalye: 25 TL
- Ahşap Askı : 50 TL
- Kova ve leğen : 200 TL
- Dikiş makinesi : 250 TL
- Kömür sobası : 300 TL

Eski Rektör Nükhet Hotar'ın Büyükelçi olmasının ardından Dokuz Eylül Üniversitesi'nin yeni rektörü belli oldu. Resmi Gazete'de yayımlanan karar ile rektörlük görevine Prof. Dr. Bayram Yılmaz atandı. 

Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Nükhet Hotar, geçtiğimiz günlerde Akdeniz için Birlik nezdinde Türkiye Cumhuriyeti Özel Temsilcisi olarak atanmış ve büyükelçilik unvanı almıştı. Hotar'ın ataması sonrası rektörlük görevini vekaleten Prof. Dr. Mahmut Ak yürütüyordu.

Resmi Gazete'de yayımlanan karar ile rektörlük görevine Prof. Dr. Bayram Yılmaz atandı. Bayram Yılmaz, Yeditepe Üniversitesi'nde Fizyoloji Anabilim Dalı Başkanı olarak görev yapıyordu. 

AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı'nın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın açıkladığı tabloya göre SGK'ya en borçlu ikinci belediye olan İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik "Utanç tablosu" eleştirisine CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'dan yanıt geldi. Aslanoğlu, "İzmir belediyelerinin İzmirlilere yatırım yapacağı paraya da SGK borçları nedeniyle el mi koyacaksınız? Bir kez de 5’li çeteden yana değil, İzmirlilerden yana olun" dedi.

SONKALEİZMİR-Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın İzmir'in 5.3 milyar TL ile SGK'ya en borçlu ikinci belediye olduğunu duyurması tartışmalara neden oldu. 

SAYGILI: UTANÇ TABLOSU!

AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı sosyal medya hesabından Bakanz Işıkhan'ın duyurduğu tabloyu paylaşıp, "İzmir’i her konuda geriye götüren İzBB yönetimi iş borçlanmaya gelince ilk sıralarda yerini kimseye kaptırmamış. CHP iftiharla sunar! 5,3 milyar TL borç ile Türkiye’nin en borçlu ikinci Büyükşehir Belediyesi. Maalesef İzmir… Bu utanç tablosu İzmir’i yöneten CHP belediyeciliğinindir" dedi. 

ASLANOĞLU: 5'Lİ ÇETEDEN DEĞİL İZMİRLİDEN YANA OLUN"

Saygılı'ya yanıt ise CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'dan geldi. Aslanoğlu şunları kaydetti:

"Bu ne kibir? Siz İzmirlilere diz çöktürebileceğinize mi inanıyorsunuz? Sadece kendileri devlet. Belediyeler AKP’de ise devletin kurumu ama belediyeler CHP tarafından yönetilince devletin kurumu değil mi? Devlet kendi kurumlarını çalıştırmamak için SGK borçlarını mı bahane edecek? Eldeki kaynağa SGK tarafından el konulunca, bu devletin gerçek sahibi vatandaşa ne yararı olacak?
Vatandaşın çöpü toplanmadığında mutlu mu olacaksınız? Vatandaşın yolu asfaltlanmayınca mutlu mu olacaksınız? Çocuklarımıza park yapılamadığında kahkaha mı atacaksınız? Siz kimi cezalandırmaya çalışıyorsunuz? 
İzmir vergi veriyor ama zaten kamu yatırımı almıyordu. Siz Halkapınar metrosuna 3.000 TL kaynak aktaran zihniyetsiniz. Şimdi de İzmirlilerin belediyeleri İzmir’e yatırım yapmasın mı istiyorsunuz? 
AKP'li belediye olunca kamunun tüm imkanlarını yağdıranlar, CHP'li belediye olunca ölülerimizi gömmek için mezar yerini bile vermiyor.
AKP'li belediye olunca milli emlaktan arsaları belediyelere ücretsiz tahsis edenler, CHP’li belediye olunca paramız karşılığında bile elektrik fabrikasını İzmir'e vermiyorlar. 
5'li çeteye en az 128 kez vergi ve harç indirimi yapılmış, 18 yılda en az 220 milyar dolarlık ihale verilmiş, yetmedi bir şirkete 30 kez, diğer bir şirkete 36 kez, diğerine 24 kez, bir diğerine 19 kez vergi muafiyeti tanınmış; İzmir belediyelerinin İzmirlilere yatırım yapacağı paraya da SGK borçları nedeniyle el mi koyacaksınız?
Bir kez de 5’li çeteden yana değil, İzmirlilerden yana olun."

 

İzmir'in Kiraz ilçesi ve Aydın sınırları içerisinde kalan RES için kapasite artış talebi yapıldı. Proje onaylanırsa, Kiraz'da 1 adet ek türbin kurularak tesisin kapasitesi 15 türbine çıkacak. Bakanlık projeye dair İDK toplantısının 13 Ağustosta yapılacağını duyurdu. 

SONKALEİZMİR - İzmir ve Aydın sınırları içerisinde RES işleten Kiraz Enerji şirketi, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na kapasite artış talebinde bulundu. Bakanlık, projeye dair İDK toplantısının 13 Ağustosta yapılacağını duyurdu.

56 milyon 730 bin TL'lik proje kapsamında Kiraz Örencik Mahallesi'ndeki orman vasfındaki alana 1 türbin ilavesi yapılacak. Bu ilave ile tesisin kapasitesi 14'ten 15 türbine çıkacak. 

RES işletmesinin mevcut 5 türbini Aydın, 9'u ize İzmir sınırları içerisinde yer alıyor.