Terör örgütü PKK'nın elebaşlarının Uluslararası Kriz Grubu'nun desteğiyle harekete geçişine dikkat çeken Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, Türkiye'nin yeniden ikinci sözde çözüm sürecine zorladığını söyledi.
Yeniçağ’dan Fatih Erboz’a konuşan Tantan, PKK terör örgütü elebaşları Murat Karayılan ve Mazlum Abdi'nin, Uluslararası Kriz Grubu'nun raporu üzerine yaptığı "arabuluculuk" çağrısının ABD derin devleti tarafından hazırlanan projenin hayata sokulmak istendiğini açıkça gösterdiğini söyledi.
ABD'nin Ortadoğu'da kontrolü silahlandırdığı terör örgütü YPG üzerinden sağlamayı amaçladığını da ifade eden Tantan, "ABD, bölgedeki ülkeleri uyuyan hücrelere sansasyonel eylemler yaptırarak kaosa sürüklemek amacında" diye konuştu.
"TÜRKİYE'NİN YİNE BİR ÇÖZÜM SÜRECİ İLE KARŞI KARŞIYA BIRAKILMASI…"
Türkiye'nin PKK ile yeniden masaya oturmasının intihar etmek anlamına geleceğini belirten Tantan, şöyle dedi:
"Türkiye'nin yine bir çözüm süreci ile karşı karşıya bırakılması, Suriye'nin ve Irak'ın kuzeyinde kurulan sözde Kürt devletinin kurulmasına onay verilmesi anlamını taşıyor. Her 2 devletin de Akdeniz'e bağlanması gerekiyor. Bunun da Türkiye üzerinden yapılması tehdidi de söz konusu.
Uluslararası Kriz Grubu'nun raporu, David Phillips'in yayınladığı raporun güncellemesinden ibaret. Phillips raporu yayınlandıktan sonra Dağlıca baskını oldu. İlk defa ABD'li subay başkanlığında Türk askeri esir değişimine gitti. Türkiye'nin güvenlik politikaları değişti. ABD General Radson'u getirdi. Türkiye'nin karşısına atamış oldu. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Bush ile görüştü. Bu olaylara baktığımızda günümüzde yaşanan yeni bir çözüm sürecinin başlangıcına işaret olarak görülmeli.
Dağlıca, Aktütün baskınları dönemin hükümetinin kulağını çekme hareketiydi ve bunun sonucunda PKK ile mücadelede kulvar değişti. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, alelacele ABD ve AB'ye, 'Sorunları birlikte çözeriz' mesajı verdi. Bu süreçte de Erdoğan'a tehdit olduğu açık. Bu Türk halkına da tehdittir. Erdoğan'ın ve iktidarın politikaları Türkiye'yi itibarsızlaştırıp, bölgesinde yalnızlaştırdı."
“MASAYA OTURMAK İNTİHAR ANLAMINA GELİR”
İktidar ve muhalefetin küresel güçlerin Türkiye'yi masaya oturtma taleplerine karşı çıkmaları gerektiğini kaydeden Sadettin Tantan, Türkiye'nin PKK ile yeniden masaya oturulmasının intihar etmek anlamına geleceğini vurguladı. Türkiye'nin Kandil'in NATO üyesi ülkeler tarafından özellikle ABD, İngiltere, Fransa tarafından nasıl desteklendiğini gördüğünü söyleyen Tantan, "Türkiye, ABD ve AB'nin çıkarlarını tehdit ediyor. Türkiye'de iktidar sahibi cumhurbaşkanı olduğu için şu anda görev ona düşüyor, muhalefetle bir araya gelmesi gerekiyor. ABD, İngiltere, Fransa bölgede Türkiye dik durdukça hiçbir şey yapamaz" ifadelerini kullandı.
Sadettin Tantan, Türkiye'nin uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan haklarını sonuna kadar kullanması gerektiğini söyledi, "Yurt içinde ve yurt dışında mal varlıklarına, medya organlarına el koyabilecek, sosyal medya hesaplarına koyabilecek adımlar atmak gerekiyor" dedi.
"TÜRKİYE, KAFKASLAR VE DOĞU AKDENİZ'DE PAKT KURMALI"
Yurt Partisi Lideri Sadettin Tantan, Türkiye'de iktidar ve muhalefetin küresel güçlerin Türkiye'yi masaya oturtma taleplerine karşı çıkmaları gerektiğini de vurguladı. Azerbaycan'nın Dağlık Karabağ zaferinin Batı'yı çok ürküttüğünü belirten Tantan Rusya'nın Azerbaycan toprağında barış gücü konuşlandırmasının tesadüf değil Çarlık Rusya'dan gelen projenin yansıması olduğunu ifade etti. Batı'nın ticaret yollarını kontrolu altında tutabilmesi için Hazar, Orta Doğu, Asya ve Afrika'ya hakim olması zorunluğu olduğuna dikkat çeken Tantan, şöyle devam etti:
"Bu sebeple Türkiye, Rusya, İran, Çin ve Hindistan yapılanması küresel güçleri rahatsız eder. Bu yapılanmaya diğer Türk devletleri de gelirse blok daha da büyür. ABD, Rusya'yı çevrelerken, Türkiye'yi de çevreliyor. Türkiye bu yüzden özellikle ABD'ye yönelik bir karşı oyun kurmalı. Kafkaslar'da; Rusya, Türkiye, Gürcistan, Azerbaycan, Ermenistan, İran ve Türk devletleri ile Kafkasya Güvenlik ve Ekonomi Paktı kurulmalı. Güneyde de Suriye, Irak, Ürdün, Lübnan, Mısır, Kıbrıs Rum Yönetimi, KKTC ve Libya'yı da içine alan bir Doğu Akdeniz Havzası Güvenlik ve Ekonomik Paktı oluşturularak küresel güçlerin bölgedeki oyunlarını bozmak gerekiyor. Türk diplomasisi bunu yapmalı. Bunları yapmak için de iç güvenliği sağlamalı. PKK bu süreçte Türkiye içinde kaos yaratmak isteyebilir." (Odatv)