Adana'nın Seyhan ilçesine bağlı Ziyapaşa Mahallesi'ndeki müstakil evde 11 Mart'ta saat 13.00 sıralarında, uyuşturucu bağımlısı olduğu öne sürülen Hazım Evren (38) ile para istediği babası Tamer Evren (66) arasında tartışma çıktı.
Kavgaya dönüşen olayda Hazım Evren, babasını darbedip odunluktan aldığı satırla saldırdı. Bunun üzerine duvarda asılı olan av tüfeğini alan Tamer Evren, oğlunu göğüs ve sırtından vurarak öldürdü.
Evren, daha sonra da 112 Acil Çağrı Merkezi'ni arayıp kendini ihbar etti. Gözaltına alınan Tamer Evren ilk ifadesinde, "Sürekli para istiyordu. 200 lira verdim. Uyuşturucuya zam geldiğini söyleyip, 100 lira daha istedi. Daha fazla para veremeyeceğimi söyleyince, satırla saldırdı. Kendimi korumak için ateş ettim" dedi. Evren, sevk edildiği nöbetçi mahkemede tutuklandı.
"8 YILDIR HAYATIMIZ ZİNDAN OLDU"
Adana Kürkçüler Cezaevi'ne götürülen Tamer Evren'i, avukatı Oya Tekin ve beraberindeki heyet ziyaret etti.
Ziyarette avukatına kağıda yazdığı mesajı veren Evren, oğlunun uyuşturucu bağımlısı olduğunu söyleyerek, "Oğlumun uyuşturucu parasını yetiştiremiyordum. O da sürekli saldırıyor, ağır küfürler ediyordu. 8 yıldır hayatımız zindan oldu. Gençlerimizi uyuşturucu illetine alıştıranlara karşı mücadele edilmesini, geleceğimizin karartılmamasını istiyorum. Hiçbir baba evladını öldürmek istemez. Ben yandım, başkası yanmasın" dedi.
"DAHA ÖNCE DEFALARCA BIÇAKLANMIŞ"
Cezaevi ziyareti sonrası konuşan avukat Oya Tekin, olayın, yıllarca bağımlı bireyi olan bir aile ve acı olaylar sonucu oğlunu öldürmek zorunda kalan babanın dramı olduğunu belirtti.
Ailenin yaşadığı mahallenin uyuşturucu bakımından güvensiz olduğunu belirten Tekin, şunları kaydetti:
"Oğlu, yaklaşık 8 yıldır uyuşturucu bağımlısı. Baba, maddi olarak yetişmeye çalışıyor ama para yetmiyor. Olay günü de verilen parayı az bulunca tartışma çıkıyor. Baba kendini korumak isterken acı olay yaşanıyor.
Baba, daha önce defalarca oğlu tarafından bıçaklanmış. 'Evladımdır' diyerek her seferinde şikayetini geri çekmiş. 'Ama bu sefer ölecektim' diyor. Bizi görünce de duygulanıp ağladı. Hukuki açıdan yanında olacağız. Bu acıyı yaşayan birçok aile var. Olayda meşru müdafaa şartları oluşmuştur. Yargılamanın bu yönde olmasını bekliyoruz."