İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sözcü yazarı Saygı Öztürk’ün “Trabzon böyle bir yükseliş görmedi” başlıklı haberine tepki gösterdi. Saygı Öztürk’ü hedef alan Bakan Soylu, “Bu yazı namussuzluktur” dedi. Saygı Öztürk ise "Bugüne kadar kalemime ihanet etmedim, bundan sonra da etmem" dedi.
Süleyman Soylu bir ay önce sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla geçen hafta tutuklanan Odatv Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız’ı hedef almıştı. Müyesser Yıldız’ın paylaşımını alıntılayan Soylu, “Benim üzüntüm PKK seviciliğin değil, devlet gömleği giymiş pespayelerle iş tutmandır” ifadelerini kullanmıştı.
Yıldız’ın hedef alınmasının üzerinden 1 ay geçerken Soylu bu kez gazeteci Saygı Öztürk’ü hedef aldı. Soylu, Öztürk’ün bugün yayımlanan ve eşi AKP’den milletvekili olduktan sonra Özel Kalem Müdürü olan ardından Ankara İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne atanan Ali Ayvazoğlu’nu kaleme aldığı yazısı için “namussuzluktur” dedi.
Soylu şu ifadeleri kullandı: “İnsanlık görevimi yapıyorum Saygı Öztürk’ün bu yazısı namussuzluktur Bahar Hanım ahlaklı, faziletli bir kadındır Ali Beye minnettarız Trabzon turizmini ayağa kaldırdı Bugünden sonra bu namus düşmanını kim muhatap alırsa, gözümde aynı namussuzluğun ortağıdır, haysiyet celladıdır.”
SAYGI ÖZTÜRK GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
AKP Trabzon Milletvekili Bahar Ayvazoğlu’nun eşi Ali Ayvazoğlu’nun kariyerindeki hızlı yükselişi kaleme alan Sözcü yazarı Saygı Öztürk'ü hedef alan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “namus düşmanı” dedi.
Saygı Öztürk, Süleyman Soylu'ya KRT ekranlarından cevap verdi. Öztürk, "Bugüne kadar kalemime ihanet etmedim, bundan sonra da etmem" dedi.
İşte Saygı Öztürk'ün KRT ekranlarında yayınlanan Söz Meclisi'ndeki açıklamaları:
“Saygı Öztürk olarak bugüne kadar sadece gazetecilik yaptım ve gazetecilik yapmaya devam edeceğim. Samimi söylüyorum çok üzüldüm. Bir bakanının böyle dememesi lazım, böyle yazmaması lazım. Vallahi ülkem için üzülüyorum.
Malımızı, canımızı, namusumuzu emanet ettiğimiz Bakanın böyle yapmaması lazımdı. 40 yıldır bu tür polemiklere girmedim. Demokrat Parti Genel Başkanlığı döneminden beri de görüşmedim.
40 yıldır namussuzluk yapmadım bundan sonra da yapmam. Ben kalemimi satmam.”
Öztürk, Soylu'ya cevap verirken gözyaşlarını tutamadı.
CHP'DEN TEPKİ: NUMARADAN İSTİFA ETMEYİ BIRAK
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk’e yönelik kullandığı ifadeler nedeniyle istifaya çağırdı. Özkoç "Bu sözleri kullanan bir İçişleri Bakanı artık o koltukta oturmamalıdır. Numaradan istifa etmeyi bırak. Türkiye Cumhuriyeti artık seni sırtında taşımak istemiyor. Türkiye’nin ayıbı olmaktan çık, istifa et" dedi.
CHP'li Özkoç, mecliste düzenlediği basın toplantısında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun siyasetçileri, gazetecileri, akademisyenleri hedef gösterdiğini ifade ederek Gazeteci Müyesser Yıldız'ın bu tehditler ve hedef göstermeler nedeniyle tutuklandığını söyledi.
“ASIL NAMUSSUZLUK, HALKIN SEÇTİĞİ BELEDİYE BAŞKANININ GÖREVDEN ALINMASIDIR”
CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, bugün TBMM genel Kurulu’nda yapmış olduğu konuşmada, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Sözcü Gazetesi Yazarı Saygı Öztürk’ün köşe yazısı için “bu yazı namussuzluktur” demesini çok sert sözlerle eleştirdi.
CHP’li Başarır konuşmasında , “Bu ülkenin içişleri Bakanı gazeteci Saygı Öztürk’ün yazısı için namussuzluktur diyor. Saygı Öztürk’ün yazdığı yazı namussuz oluyor da senin o belediyelere görevden almak için yazdığın yazı namuslu mu oluyor?” diyerek tepki gösterdi.
Ayıp olan ortada diyen Ali Mahir Başarır, ayıp olan İçişleri Bakanı’nın bir gazetecinin yazısına namussuz demesidir. Ayıp olan halkın seçtiği belediye başkanlarının görevden alınmasıdır. Ayıp olan tırnağına kadar yolsuzluğa bulaşan Melih Gökçek’in “yargılanmamasıdır” dedi.
TUNCAY ÖZKAN: TEHDİTTEN KORKMAYIZ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan da yaptığı konuşmada “İçişleri Bakanı'nın gazeteci Saygı Öztürk'e korku salmasının bir anlamı yoktur. Artık İçişleri Bakanlığı makamının hiçbir değeri yoktur. Biz tehditten korkmayız!” ifadelerini kullandı.
Özkan şöyle devam etti:
Faiz lobisinden daha çok borç, sermaye piyasasına daha çok taze borç, borç, borç, borç… Sonunda çürüyen bütçe düşmüştür. Peki, bunu nasıl durduracaksınız? Nasıl bastıracaksınız? Elinizde bir tek araç var: Korku. Daha çok korkutmak, konuşan herkesi korkutmak. Gazeteci yazı yazacak, yanlış yazdı, mahkemeye mi? Hayır, İçişleri Bakanı müdahale edecek: "Namussuz, sana gösteririm!"
Sonuç, artık milletin korkacak herhangi bir yeri kalmadı. Sonuç şu, biz söylüyoruz, diyoruz ki: "Daha çok özgürlük, daha çok demokrasi." Talebimiz budur; daha çok özgürleştirelim, daha çok demokratik bir toplum yapısına doğru dönüşelim, Cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandıralım. O zaman çürüyen bütçenin yerine de para buluruz, üretiriz, birlikte başarırız. Ama siz her birimizi "yeşil toplu trollerle", küfürle, hakaretle, İçişleri Bakanıyla, başka kimselerle korkutmaya çalışırsanız toplumun dinamizmini kaybetmesine yol açarsınız ve bir daha ayağa kalkamayız.
GAZETECİLERDEN SAYGI ÖZTÜRK'E DESTEK
Süleyman Soylu'nun sosyal medya hesabından bir gazeteciyi daha hedef almasına gazeteciler tepki gösterdi. Saygı Öztürk'e destek çıkan gazeteciler şu paylaşımlarda bulundu:
Özkoç konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı:
"Devletin sopası Süleyman Soylu’nun elinde. İçişleri Bakanlığı’nda görev yapıyor bir mafya babası edasıyla konuşuyor. Siyasetçileri, gazetecileri, akademisyenleri hedef gösteriyor. CHP Genel Başkanı’nı hedef gösteren kişi Süleyman Soylu’dur. ‘Şehit cenazelerine CHP’li İl Başkanlarını almayan’ diye il başkanlarımızı hedef gösteren Süleyman Soylu’dur. Müyesser Yıldız’ı tehdit eden Süleyman Soylu’dur. Müyesser Yıldız onun tehditleri ve hedef göstermesi ile cezaevinde.
Son olarak Sözcü Gazetesi’nin yazarı Saygı Öztürk’e saldırmıştır. Bu artık bakan koltuğunda oturan adama normal bir kişi dahi bu sözleri söylemez. Saygı Öztürk için şöyle diyor: 'İnsanlık görevimi yapıyorum. Bugünden sonra bu namus düşmanını kim muhatap alırsa, gözümde aynı namussuzluğun ortağıdır.' Sen kimsin? Basın ile ilgili nasıl bu sıfatları kullanabiliyorsun? İçişleri Bakanı sıfatı ile polis kendi emrinde, jandarma kendi emrinde, bütün güvenlik kendi elinde bu gazeteciyi tehdit ediyor ve hedef gösteriyor. Bunu kesinlikle kabul etmiyoruz.
Süleyman Soylu her seferinde yaptığı işlerden sonra milletin ‘Böyle bakan olmaz’ dediği günlerde istifa eder gibi yapıyor. Ama gereğini yapmıyor. O koltuğa yapışıp duruyor. Bir bakan bir gazeteci ile ilgili bu sözleri kullanamaz. Bu sözleri kullanan bir İçişleri Bakanı artık o koltukta oturmamalıdır. Numaradan istifa etmeyi bırak. Türkiye Cumhuriyeti artık seni sırtında taşımak istemiyor. Türkiye’nin ayıbı olmaktan çık, istifa et!"
Saygı Öztürk'ün haberi ise şöyle:
Trabzon bugünlerde ilginç bir yükseliş hikayesine tanıklık ediyor. Ali Ayvazoğlu, Trabzon Belediyesi'ne bağlı TRABEL şirketinde işçi kadrosunda çalışırken, aynı zamanda Atatürk Köşkü'nde bekçi olarak görev yaptı. Bahar Hanım (Bahar Ayvazoğlu) ise Mustafa Yanmış'ın Merkez İlçe Başkanlığı döneminde AKP'ye sekreter olarak işe alındı.
Ayvazoğlu, ilçe binasına sıkça gidip gelmeye başladı. Evli olan Ali Ayvazoğlu, Bahar Hanım'la dostluğunu ilerletti. Ayvazoğlu eşinden ayrıldı ve Bahar Hanım'la evlendi. AKP İl Kadın Kolları Başkanı Havva Gümüş'ün, Büyükşehir Belediye Meclis Üyeliği'ne seçilmesi üzerine boşalan Kadın Kolları Başkanlığı'na Bahar Ayvazoğlu atamayla getirildi.
KARİYER BAŞLIYOR
2014'te Ortahisar Belediye Başkanlığı kuruldu. Başkanlığa AKP İl Başkanı Ahmet Metin Genç seçildi. Genç, özel kalem müdürü bulunmasına rağmen Ayvazoğlu'nu kağıt üstünde özel kalem müdürü yaptı. Daha önce turist rehberliği de yapan Ayvazoğlu'nun üst bir göreve getirilmesi için çalışma yapıldı. Trabzon'un 20 yıldır Kültür ve Turizm İl Müdürü İsmail Kansız görevinden alındı. Böylece Ali Ayvazoğlu, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü görevine vekaleten başlatıldı.
2015'te Bahar Ayvazoğlu'nun milletvekili seçilmesinden sonra Ayvazoğlu da bu göreve asaleten atandı. Eşin Trabzon'da, milletvekilinin Ankara'da bulunması sorununu aşmak için formül bulundu. Ayvazoğlu, Trabzon'dan Ankara Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü'ne atandı. Ancak bu görevde de uzun süre kalmayacağı, bakan yardımcılığı ya da genel müdürlüğe atanacağı ileri sürüldü.(Odatv)