Prostat kanseri hayatınızı elinizden almasın
Ürolog Doç. Dr. Ömer Öge, uzun ömrün prostat kanseri için en büyük riski teşkil ettiğini söyledi. Prostat kanserlerinin yüzde 85’inin 65 yaş üzerindeki erkeklerde görüldüğünü belirtip hastalığın erken evre pek bulgu vermediğini hatırlatan Doç. Dr. Öge, “Uzun yaşarsa hemen tüm erkeklerde prostat kanseri gelişebilir. Ama 50 yaşından sonra yılda bir prostat kontrolünü düzenli yaptıran bir erkeğin prostat kanserinden ölme risk neredeyse yoktur, diyebiliyoruz. Yılda bir kontrol hayat kurtarır" dedi
İzmir Kent Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Öge, prostat kanserinin tüm dünyada erkekleri en sık etkileyen 2. kanser türü olduğunu bildirdi. Öge, prostat kanseri görülme sıklığının erkeğin yaşının ilerlemesine paralel yükseldiğini, yaşlı nüfusun artmasına bağlı olarak da daha sık karşılaşılıp hastalığın toplumsal bir sorun halini aldığını kaydetti. Ciddi bir sorun olduğu için de eylül ayının “Prostat kanseri farkındalık ayı” olarak kabul edildiğini hatırlatan Doç. Dr. Öge, “Yani amaç toplumları Eylül ayı boyunca prostat kanserine karşı uyarmak ve bu hastalığa dikkat çekerek, bireylerin bu hastalıkta erken tanı şansını yakalamasını sağlamaktır” diye konuştu.
YAŞLANAN HER ERKEK RİSK ALTINDA
Doç. Dr. Ömer Öge, yaşlanan her erkeğin prostat kanseri açısından risk altında olduğuna dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yaş arttıkça prostat kanseri gelişme riski artar. Prostat kanserlerinin yüzde 85’i 65 yaş üzerindeki erkeklerde görülmektedir. Yeterince uzun yaşarsa hemen tüm erkeklerde prostat kanseri gelişebilir. Bu bağlamda uzun ömür prostat kanseri için en büyük riski teşkil eder. Akrabalarda prostat kanseri olanlar; birinci derece akrabalarında prostat kanseri olan erkeklerde riskin olmayanlara oranla 10 kat daha arttığı söylenebilir. Bazı prostat kanserleri çok yavaş ilerler ve yıllarca hiç bulgu vermeyebilir. Bu tip prostat kanserli erkeklerin bir kısmı prostat kanseri tanısı konmadan başka hastalıklardan ölürler. Ancak bazı prostat kanserleriyse çok hızlı büyüyerek diğer organlara da yayılır ve hızla ölüme götürürler. Birçok kanser türünde olduğu gibi prostat kanseri de erken evrelerde pek bulgu vermez. Hastalığa bağlı şikayetler görüldüğünde ise birçok hasta için erken tanı zamanı çoktan geçmiş demektir. Zaten erken tanı ile prostat kanserini tümden yenen hastalar çoğunlukla şikayet olmaksızın check-up yaptıran ya da rastlantısal olarak prostat kanserine yakalanmış olduğu belirlenen hastalardır. Prostat kanseri ‘Kanserden korkma geç kalmaktan kork’ sözüne en yakışan hastalıktır. 50 yaşından sonra yılda bir prostat kontrolünü düzenli yaptıran bir erkeğin prostat kanserinden ölme riski neredeyse yoktur, denebilir. Ailede prostat kanseri öyküsü olanlar ve daha garantici olmak isteyen erkekler için bu yaş sınırı 45’e çekilebilir. Geç kalınmadığı sürece bu hastaların çoğunda tam bir tedavi elde edilir. Yılda bir düzenli kontrol yaptırarak prostat kanserinin hayatınızı elinizden almasına izin vermeyin.”