SONKALEİZMİR-TMMOB Mimarlar Odası İzmir Şubesi ile Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi yazılı bir açıklama yaparak Bornova Hacılar Kırı olarak bilinen askeri alanıyla ilgili İzmirliler'e dayanışma çağrısı yaptı. "Yeşil alanların griye boyanmasına izin vermeyelim" denilen açıklama şöyle:
"HALKIN OLANIN SERMAYEYE AKTARILMASINA, YEŞİL ALANLARIN GRİYE BOYANMASINA İZİN VERMEYELİM! YARINLARA MİRASIMIZ GRİYE BOYANMIŞ KENT DİSTOPYALARI OLMASIN!"
Kamu arazileri; 1980`li yıllar sonrasında giderek yoğunlaşan şekilde özelleştirmeler ve tahsisler yoluyla sermayeye aktarılmış, kamu yararını gözetmeyen liberal bir anlayışla; kıyılarımız, ormanlarımız, tarım alanlarımız ve meralarımız sermaye gruplarının tasarrufuna bırakılmıştır. Yaşadığımız süreç içerisinde sermayenin tasarrufuna bırakılan alanlara yenileri eklenmiş; özellikle 15 Temmuz sonrasında kent içerisinde bulunan kışlaların, karargahların, askeri lojmanların ve hastanelerin tasfiyesine ve kent dışına çıkarılmasına yönelik çalışmalar hız kazanmıştır. Bu durum; hem söz konusu alanlarda sermayenin taleplerinin artmasına hem de bu alanların imar baskısı altında kalmasına neden olmuştur.
Kent gündemimizde uzun yıllardır yer alan Bornova İlçesi, Hacılar Kırı olarak bilinen bölgede yer alan "Askeri Alan"a (Cemal Gürsel Askeri Kışlası) ticari fonksiyonların getirilmesi amacıyla yapı yoğunluğu artırılmış ve meslek odaları olarak yürüttüğümüz yoğun hukuk mücadelesine rağmen alan büyük oranda yok edilmiştir.
Geldiğimiz süreçte ise; İzmir Ticaret Odası Mart Ayı Olağan Meclis Toplantısı ve İzmir Ekonomik Kalkınma Kurulu mayıs ayı toplantısında, Ticaret Odası yetkililerince yapılan sunumlarda Bornova Cemal Gürsel Askeri Kışlası`na ait 681.965 m2 büyüklüğündeki 24 Parselden oluşan alanın tahsisi ile ilgili gelişmeler yaşandığı ve söz konusu alanın 563.833m2`lik kısmında sanayi sitesi inşa edileceği duyurulmuştur.
Yürürlükteki 1/25.000 ölçekli İzmir Büyükşehir Bütünü Çevre Düzeni Planı Plan Notları`nın 7.6.2. maddesinde "Kentsel Yerleşmeler içerisinde yer alan Askeri Alanların, Milli Savunma Bakanlığı`nın programı dahilinde Askeri Alandan çıkarılması halinde, bu alanlar sosyal donatı alanı olarak değerlendirilebilir." hükmü ile Askeri Alanların ve Askeri Yasak Bölgelerin Askeri Alandan çıkarılması halinde sosyal donatı alanı olarak kullanılabileceği ifade edilmiştir. Ancak; yapılan açıklamalar da sunulan ön projeler de açıkça söz konusu plan notlarına aykırı olarak geliştirilmiştir.
Şöyle ki; 1/25.000 ölçekli İzmir Büyükşehir Bütünü Çevre Düzeni Planı Plan Notları`nın 7.6.2. maddesine göre askeri alanların dönüştürülmesi durumunda kamusal kullanımlara ayrılacağı, bu nedenle de bu alanların mülkiyetinin kamuya ait olması hükme bağlanmıştır.
Bu doğrultuda; askeri alanların planlarda kamusal kullanım dışında bir kullanıma ayrılması mümkün değildir! Kenti ve kentin geleceğini korumak için tüm sorumluluk sahiplerini mevzuata ve planlama esas ve ilkelerine uygun adımlar atmaya davet ediyoruz:
Halkın olan HALKA AİT KALMALI ve geleceğimizi belirleyecek kararlar KAMUCU BİR BAKIŞ AÇISIYLA ele alınmalıdır. Sağlıklı bir çevrede yaşamak anayasal bir hak olup, kentin gelişiminde sorumluluk sahibi kurumların ve tüm yurttaşların bu hakka sahip çıkması gerekmektedir. Yarınlara mirasımız BETONA BÜRÜNMÜŞ KENT DİSTOPYALARI DEĞİL; PLANLI, SAĞLIKLI, ADİL VE AFETLERE KARŞI DİRENÇLİ KENTLER olmalıdır.
Bu duyarlılığı göstererek kentimizin yarınlarına sahip çıkacak olan İzmir Halkını ve sorumluluk sahibi tüm kurumları, askeri alanların kamusal alanlar olarak kalması için çağrımız etrafında dayanışmaya davet ediyoruz.
ASKERİ ALANLAR RANTA KURBAN EDİLEMEZ!"