Işık, Ege ihracatçı Birlikleri'nde düzenlediği basın toplantısında geçen yıl 160 ülkeye yaklaşık 500 bin ton kuru meyve gönderildiğini, 1 milyar 573 milyon dolar gelir sağlandığını belirtti.
Çekirdeksiz kuru üzümün öne çıktığı sıralamada kuru kayısının ikinci, kuru incirin üçüncü olduğunu aktaran Işık, iç pazarda tüm yaş gruplarında kuru meyve tüketimini yükseltmeyi istediklerini kaydetti.
Ana hedeflerinin üretim miktarını artırmak yerine katma değerli üretimi artırmak olduğunu ifade eden Işık, "Üzüm, incir, kayısı gibi ürünler dünya üretiminde önde olduğumuz ürünler. Bu ürünler belli yörelerde yetişiyor. Sürdürülebilirlik için toprağımızı korumalı, gelecek nesillere aktarmalıyız. Üretim miktarını mesela 5'ten 10'a artırmak olmamalı hedefimiz. İhracatı katma değerli ürünle artırmak istiyoruz." diye konuştu.
İklimsel değişikliklerin tarım üzerindeki etkilerine değinen Işık, üretim planlamasının ürünün su ihtiyacına göre yapılması gerektiğini vurguladı. Işık, iklimsel değişikliklerden özellikle incirin etkilenebileceğinin altını çizerek, "Yağışların azalması nedeniyle incirde tehlike görüyoruz. En kaliteli incir Aydın'da dağlarda yetişiyor. Dağlarda sulama imkanı kısıtlı. Bu nedenle gölet projeleri hayata geçirilmeli." dedi.
Işık, gazetecilerin sorusu üzerine üzümde geçen yıl rekoltenin iyi olduğunu, bu yıl da sıkıntı beklemediklerini ifade etti. Geçmişte rekolte düşüklüğü nedeniyle bazı pazarları kaybettiklerini anlatan Işık, son yıllarda ise rekoltenin iyi olması sayesinde rekabetçi fiyatlarla Almanya gibi kaybedilen pazarları geri kazanmaya başladıklarını söyledi.