Konak ilçesi Gültepe semti Yavuzselim Mahallesi'nde oturan ev kadını Ayşe Ç., yaklaşık 3 yıl boyunca evli kaldığı Ferdi Ç.'den 2009 yılında ayrıldı. Boşanma davası açan, ancak eşinin direnmesi nedeniyle boşanamadığını söyleyen Ayşe Ç., 2012 yılında Ömer A. ile imam nikahıyla evlendi. Ayşe Ç. ve Ömer A.'nın Almina (6), Güngör Burak (2,5) ve Emir Ayaz (1,5) adını verdikleri 3 çocuğu oldu. Çocuklar, anneleri Ayşe Ç.’nin soyadını aldı.
Ömer A. hem Ayşe Ç.'ye, hem de çocuklarına şiddet uygulamaya başladı. Şiddetin boyutu her geçen gün arttı. Şiddet nedeniyle Almina Ç. karaciğerine darbe aldı ve küçük kız 3 ay hastanede kaldı. Ayşe Ç., olayın ardından Ömer A.'nın hapis cezası aldığını ve ayrıldıklarını söyledi.
'ÇOCUĞUMU BENDEN HABERSİZ KORUYUCU AİLEYE VERMİŞLER'
Ayşe Ç., tacize uğradığı kişiyi bıçakladığı için kendisinin de 4 yıl 2 ay hapis cezası aldığını, cezasını çekmek için Muğla E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na gitmeden önce çocukları Almina ile Güngör Burak'ı Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne verdiğini belirtti. Şu anda cezaevinden izinli çıktığını, 19 Ocak'ta hapse döneceğini açıklayan Ayşe Ç., Almina ve Güngör Burak'ın, kendilerinin izni olmadan koruyucu aileye verildiğini öne sürdü. Ayşe Ç., "Muğla E Tipi Cezaevi'nde yatarken, kızım ve oğlumun bana getirilmesi için dilekçe verdim ama ret cevabı geldi. Çocuklarımı bana getirmediler. Cezaevinden çıktım, yanlarına gidemedim. Babamı yeni kaybetmiştim, psikolojim bozuktu. Hiçbir şekilde bana bir belge gönderilmeden, Haziran ayında benim çocuğumu benden habersiz koruyucu aileye vermişler. Oğlum, 4 Ocak saat 11.45’te Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılıyor. Bilinci kapalı, kolu kırık bir şekilde getiriliyor. İç kanamadan dolayı beyin ölümünün gerçekleştiği bize söylendi" dedi.
İzmir Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'nün kendilerine ilk önce Güngör Burak'ın oyun odasında düştüğünü söylediklerini, ardından koruyucu aileye verildiğini ve burada kanepeden düştüğünün anlatıldığını belirten Ayşe Ç., "Oğlum koltuktan düşme ile bu hale gelemez. 2,5 yaşındaki bir çocuğun kolu kırık, omuzlarında morluklar var, elleri ve dizlerinde morluklar var. Kafası şiş. İç kanama geçirecek kadar nasıl bir koltukmuş? Herkesin evinde koltuk var, nasıl bir koltuk o?" dedi.
'EVLATLIK EDİNMEK İÇİN BAŞVURUDA BULUNDULAR'
Babası Güngör S.'nin hayatını kaybetmeden önce annesi Melahat S. ile birlikte, torunlarını evlatlık edinmek için başvuruda bulunduklarını anlatan Ayşe Ç., "Annem evlatlık edinmek için başvuru yaptı. Babam emekliydi ve durumumuz iyiydi. Kurumdan geldiler, incelemelerini yaptılar. Bize, sıraya aldıklarını söylediler. Onay beklediklerini söylediler" dedi.
Ayşe Ç, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek suç duyurusunda bulundu. İzmir Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ise konuya dair bir açıklama yapmadı.
Öte yandan, hastane yönetiminin beyin ölümü gerçekleşen Güngör Burak Ç.'nin organlarının bağışlanması için aileyi ikna etmeye çalıştığı öğrenildi.