Konak Belediyesi, Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesi, Konak Kent Konseyi ve Mülkiye Bilimsel Araştırma Geliştirme Kooperatifi işbirliğiyle bu yıl ikincisi düzenlenen Nermin Abadan Unat Göç Sempozyumu Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Toplumsal Cinsiyet ve Göç temasıyla düzenlenen sempozyumu Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’la birlikte, Mülkiyeliler Birliği İzmir Şube Başkanı Dr. Nazlı Kayı, Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi Başkanı Mete Hüsünbeyi, CHP Konak İlçe Başkanı Ozan Ali İlgazi, Konak Kent Konseyi Başkanı Hamit Mumcu, Konak Kent Konseyi yönetim kurulu ve meclisleri, Mülkiye Bilimsel Araştırma Geliştirme Kooperatifi üyeleri, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, Konak Belediyesi Meclis Üyeleri ve muhtarlar takip etti. Sempozyumda bu yıl ilk kez Nermin Abadan Unat Emek Ödülü de verildi.
Batur: Hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm hemşehrilerimiz için çalışıyoruz
Sempozyum açılış konuşmasını yapan Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Nermin Abadan Unat’ın önemini vurguladı. Geçtiğimiz yıl Halilrıfatpaşa’da açtıkları semt merkezine onun adını verdiklerini hatırlatan Başkan Batur, Nermin Abadan Unat’ın da açılışa katıldığını söyledi. Konuşmasına, Konak’ta kentsel dönüşümü birinci öncelikleri olarak ele aldıklarını, ikinci olarak da sosyal dönüşüme ağırlık verdiklerini belirterek devam eden Başkan Batur, sadece ilçede yaşayanlara değil, Konak’a ayak basan tüm hemşehrilere hizmet ürettiklerine dikkat çekti ve şunları söyledi:
“Üzerinde yaşadığımız bu topraklarda kent yaşamı 2 bin 500 yıldır kesintisiz devam ediyor. Geçmişimizin bu zengin kültürel mirasına sahip çıkıyor, bu inançla ortak yaşam ve ortak gelecek anlayışıyla hizmet üretiyoruz. Hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm hemşehrilerimize el uzatıyor, belediyemiz kaynaklarından eşit faydalanmaları için çalışıyoruz. Konak, bir taraftan göç veren bir taraftan da göç alan bir ilçe. Nüfusumuz her yıl 5 bin azalıyor. 340 bin kayıtlı nüfusumuz var. Ancak gündüz nüfusumuz 1 buçuk milyonu geçiyor. Ayrıca Suriye’deki savaştan sonra yaşanan göç dalgasından en çok etkilenen yerlerden biriyiz. İlçemizde 35 bin kayıtlı Suriyeli sığınmacı nüfusu var. Kayıt dışı olanları da ekleyince bu sayı 50 bini geçiyor. Bunun yanında Basmane ve Kadifekale bölgemizde yoğun bir Afrikalı göçmen nüfusu da mevcut. Konak tarih boyunca; göçmenlere kucak açan, pek çok farklı kültürden insanın bir arada kardeşçe yaşamayı başardığı ve ortak bir kültür oluşturan özel bir şehir olmuştur. Bu kültürel bilinçle sadece bize kayıtlı olan hemşehrilerimizin değil, ilçemize ayak basan tüm hemşehrilerimizin derdini, sevincini düşünerek hareket ediyoruz.”
Konak’ta mültecilere yönelik örnek projeler
Konak Belediyesi’nin ilçedeki mültecilerle ilgili sürdürdüğü projeleri de aktaran Başkan Batur, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği desteğiyle yürütülen Birlikte Konak Projesi ve Uluslararası Göç Örgütü (IOM) desteğiyle sürdürülen 5 proje hakkında detaylı bilgi verdi. Başkan Batur, özellikle kadınların istihdamını sağlayan projeleri şu sözlerle anlattı:
“BM desteğiyle yürüttüğümüz Birlikte Konak projesiyle mültecilerin yoğun yaşadığı yerlerde sorunların tespiti için anket çalışmaları yaptık, bin haneyi ziyaret ettik. Gıda ve hijyen maddesi olmak üzere tüm yardımları ulaştırdık. Beş proje daha yürütüyoruz. Engel tanımayanlar projemizle 30 gencimize kişisel gelişim eğitimi verdik. Projenin sonunda gençlerin kaynaşması için kamp düzenlendi. Ayrıca 30 kadına, üç ayda bir, hazır giyim alanında mesleki eğitim veriyoruz. Anlaştığımız firmalarda işbaşı yapıyorlar. Sosyal entegrasyon projemizde 30 gencin turizm sektörüne yönelik iş garantili kurslara katılımları sağlanıyor. Projeye katılanların yarısı mültecilerden oluşuyor. Hane ve işyeri tadilat desteği de veriyoruz. Mültecilerin mal sahibi ya da kiracı olduğu yerleri tespit ettik. Onarım çalışmalarını yapıyoruz. Uluslararası Göç Örgütü desteğiyle mültecilere ve KOBİ’ler işlerini geliştirmeleri için hibe desteği veriliyor.”
“Yasal bir çerçeve içinde somut çözümler gerekli”
Başkan Batur, savaştan kaçarak ülkemize sığınan mültecilere kucak açtıklarının, ancak göçler nedeniyle ortaya çıkan sorunun yasal çerçeve içinde çözülerek somut adımlar atılması gerektiğinin altını çizerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de şu anda sekiz kişiden biri göç etmiş konumda. Şu anda ülkemizde 10 milyona yakın mülteci var. Ekonomik, sosyoloji açısından artık somut şeylerin ortaya konması lazım. Hem mültecilerin hem vatandaşlarımızın sıkıntısı var. Kendi vatandaşlarımız, kendi çocuklarımız maalesef iş bulamıyor. Ucuz işgücü sebebiyle mülteci konumda olan vatandaşlar bugün ilçemizde daha çok iş bulur hale geldi. Bu insanlar savaştan kaçtı, ülkemize sığındı; kucak açtık, açmaya da devam ediyoruz. Ancak bu durumun yasal bir çerçeve içinde çözülmesi lazım. Çünkü bizim vatandaşlarımız, çocuklarımız işsiz. Gettolar oluşuyor. Bir taraftan insani değerler var. Biz Konak Belediyesi olarak sivil toplumla beraber kaç tane proje yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. Ben eğitim dönemi bitiminde Basmane’deki okullarda karne dağıtmaya gidiyorum. Hepsinin ismi Muhammet ile başlıyor Mehmet’le Mustafa’yla bitiyor. Hepsi Suriyeli çocuklar. Onların bir günahı yok. Onun için bu dengeleri iyi kurmak gerekiyor.”
Hüsünbeyi: Unat’ın eserleri dijitale geçiyor
Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi Başkanı Mete Hüsünbeyi, 102 yaşını kutlayan Nermin Abadan Unat’ın selamını da ilettiği konuşmasında, Unat’ın eserlerinin dijital ortama aktarıldığının müjdesini verdi. Hüsünbeyi sözlerini şöyle sürdürdü:
“Nermin Abadan Unat’ın birçok çalışmasının yanı sıra göç konusu çok önemli bir boyutta. Göçün kadına etkisi üzerinde özellikle durmuştur. Bu anlamda eserleri de geniş bir külliyat oluşturuyor. Mülkiyeliler Bilimsel Araştırma ve Geliştirme Kooperatifi kendisinin tüm eserlerini dijital ortama aktarmaya başladı. Herkesin kullanımına açık olacak.”
Kayı: Vazgeçmemeye ve inanmaya ihtiyacımız var
Mülkiyeliler Birliği İzmir Şube Başkanı Dr. Nazlı Kayı da Nermin Abadan Unat’ın hem hayatında hem kariyerinde örnek aldığı insanların başında geldiğini söyledi. Kayı, düzenlenen sempozyumun ülkenin ihtiyaç duyduğu vazgeçmemeyi ve inancı yükselttiğini ifade etti ve şöyle konuştu:
“Nermin Abadan Unat’a baktığımızda sadece çalışmalarını değil, inanılmaz bir yaşam öyküsü de görüyoruz. Cumhuriyetimizle neredeyse aynı yaşta. Unat’la eşleşmiş bir şekilde ortaya koyduğumuz sempozyumumuzun konuları bizim çok önemsediğimiz ve çalıştığımız konuları içeriyor. Burada kendi alanında uzman akademisyen ve sanatçılar çok önemli konuşmalar yapacak. Bizim ülkece buna ihtiyacımız var. Vazgeçmemeye, inanmaya ihtiyacımız var. Nermin Hoca 100 yaşın üstünde ayakta konuşma yapmasıyla, öncülüğüyle bize vazgeçmemeyi ve umut etmeyi öğretiyor.”
Mumcu: Onur duyuyoruz
Konak Kent Konseyi Başkanı Hamit Mumcu ise BM verilerine göre 100 milyon insanın savaşlar nedeniyle göç etiğini belirterek, “Birleşmiş Milletler verilerine göre 100 milyondan fazla insan yer değiştirmiştir. Bu ülkemiz için de çok önemli bir konu. Bu anlamda sempozyuma Nermin Abadan Unat isminin verilmesinden de onur duyduğumu belirtmek istiyorum” dedi.
İlk Emek Ödülü sahibini buldu
2. Nermin Abadan Unat Göç Sempozyumunda ilk kez emek ödülü de verildi. Her yıl verilmesi planlanan Nermin Abadan Unat Emek Ödüllerinin ilki Cosmo Türkçe editörü gazeteci Fulya Canşen’e takdim edildi. Canşen ödülü eski adıyla Köln Radyosu olan Cosmo Türkçe adına aldığını dile getirerek, “Bu ödül göçte medyanın ve anadilde yayın yapmanın öneminin altını çiziyor” dedi.
Göç, kadın ve toplumsal cinsiyet eşitliği konuşuldu
Açılış konuşmalarının ardından sempozyum oturumlarına geçildi. Kadın Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Canan Güllü, Ege Üniversitesinden Prof. Dr. Zerrin Kurtoğlu ve Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesinden Seniye Nazik Işık’ın moderatörlüğünde yapılan panellerde Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği Başkanı Prof. Dr Gülay Toksöz, Trakya Üniversitesinden Doç. Dr. Deniz Eroğlu Utku, Yazar, Sanatçı Pelin Batu, Yazar Handan Gökçek, Kaos GL Av. Hayriye Kara, Suriyerli Avukat Hanan Mouselli Dagır, Afgan Gazeteci Kreshma Fakhri ve Gazeteci Hale Gönültaş konuşmacı olarak yer alırken, sempozyuma Almanya’dan gelen sanatçı Sema Moritz de müzik dinletisiyle katıldı.