MENÜ
İzmir 11°
Son Kale İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Kolon kanserini yenip hayata sarıldılar
Güncel
10 Ekim 2020 Cumartesi 10:05

Kolon kanserini yenip hayata sarıldılar

İzmir'de kolon kanseri olduktan sonra Kolostomili ve Ostomililer Derneği'ni kuran Talat Cankıymaz, Dünya Ostomililer Günü nedeniyle kendisi gibi kanseri yenip yaşamına devam eden dernek üyeleriyle buluştu. Kolon kanserinin diğer kanser türlerinden biraz farklı olduğunu anlatan Cankıymaz, yaşamlarına sindirim sistemini tamamlayan torbayla devam ettiklerini belirterek "Bu torba hayatın sonu değil. Hayatın tadını çıkarmak lazım" dedi.

İzmir'de 18 yıl önce kolon kanserin ve yakalanan ve vücut dışında sindirim sistemini tamamlayan kalıcı stoma torbasıyla yaşamaya başlayan Talat Cankıymaz (50), 7 yıl önce Kolostomili ve Ostomililer Derneği'ni kurdu. Dernek sayesinde kanseri yenip torbayla yaşamaya başlayanlara moral aşılayan Cankıymaz, Dünya Ostomililer Günü nedeniyle dernek üyeleriyle bir araya geldi. Kolon kanserini atlatıp stoma torbasıyla yaşamaya başlayanlara hayatlarını kolaylaştırmak adına eğitimler veren Cankıymaz, onlara stoma kullanmanın hayatın sonu değil başlangıcı olduğunu söyledi. Talat Cankıymaz, azmiyle ve yaşama hırsıyla tüm hastalara moral oldu. Aynı hastalığı geçirip hayatına devam edenlerle dernekte buluşan Cankıymaz, hem deneyimlerini anlattı hem de üyelerin sorularını yanıtladı.

'STOMA KULLANMAK HAYATIN SONU DEĞİL, BAŞLANGICIDIR'

Türkiye'de binlerce, yüzbinlerce insanın bu hastalıkla mücadele ettiğini kaydeden Cankıymaz, "Ameliyat olacak kardeşlerimize, böyle de hayata tutunabilirsiniz, stoma kullanmak hayatın sonu değildir, bilakis başlangıcıdır diyoruz. İkinci bir yaşama şansıdır. Moral en iyi ilaçtır" dedi.

'HAYATIN TADINI ÇIKARMAK LAZIM'

Toplumun kolonoskopiye karşı önyargılı olduğunu anlatan Cankıymaz, kolon kanserinin aşılamayacak bir kanser olmadığını hatırlatıp stomayla hayatını sürdüren, denize giren, evlenen ve günlük yaşamlarını sürdürenlerin bulunduğunu kaydetti. Cankıymaz şöyle konuştu:

"Toplum olarak bilgisiz ve bilinçsiziz. Kolon kanserli insanlara yaklaşım hoş değil. İnsanlar bir adım geri gidiyor. Ama bu bulaşıcı bir hastalık değil, tedavi edilebilen bir hastalıktır. Dengesiz beslenme, işlenmiş ve ilaçlı gıdalarla geçen bir hastalıktır. Stoma torbasını gördüğünde insanlar merak ediyor. Bu yıl denize gittiğimde bir hanımefendinin beni izlediğini fark ettim. Torbamın ne olduğunu sordu ben de merakını giderdim. Bu torba hayatın sonu değil. Hayatın tadını çıkarmak lazım."

'YADIRGASAM DA ÇABUK ALIŞTIM'

Evli ve 1 çocuk sahibi Emekli Nuri Durmuş (60) da stomayla yaşamayı öğrendiğini belirterek tüm hastaların bunu takıntı haline getirmemesi gerektiğini dile getirdi. Stomanın bir çözüm olduğunu ve hastalara yaşam şansı verdiğini anlatan Durmuş, mutsuzluğun tedaviyi engellediğini söyleyerek "Kolonoskopi takibinde bir polipin ucunda metastaz oluşumu vardı. Alındı ama 4-5 yıl sonra tabanında tekrar oluşunca ışın ve cerrahi müdahale yapılması öngörüldü. Sonra stoma torbasıyla yaşamaya başladım. Daha önce farkında değildim, yadırgasam da çok çabuk adapte oldum. Yaklaşık 6 ay önceye kadar ışın aldım. Cerrahi müdahalenin ardından 2.5 aydır bu şekilde yaşıyorum. Kısa zamanda kullanımını öğrendim. Artık zor gelmiyor" diye konuştu.

'TUVALETİMİZİ YANIMIZDA TAŞIYORUZ'

Neşe Büyükdoğan (63) ise şunları söyledi:

"Ben kolon kanseri değilim dedim. Gaita kaçırma sorunum vardı. Kendimi eve kapatıyordum. İlk başlarda yalnız sizde sanıyorsunuz. Ama şimdi hamama da denize de gidiyorum. Hiçbir kompleksim yok, torbama kaş göz çizip geziyorum. Hastalarımızı birebir motive etmek istiyoruz. Kendilerini geri çekip hayata küsenler var. Ne yiyeceklerini düşünüp korkuyorlar. Doktorun önerdiği her şeyi yiyebiliriz. Sık sık torba boşaltıyoruz. Dışarda tuvalet bulamıyorduk. Şimdi tuvaletimizi yanımızda taşıyoruz."

'ARTIK HAYATIMI DOLU DOLU YAŞIYORUM'

Nuran Özer de 21 yıldır kolostomiyle yaşadığını ifade etti. Özer, "Ben de kolon kanseri oldum ve böyle yaşamak zorundayım. Hayata küstüğüm günler oldu. 1-2 yıl hiçbir yere çıkamadım. Ama sonra böyle de yaşanabileceğini gördüm. Hayatı dolu dolu yaşıyorum. Tüm dünyayı gezdim diyebilirim. Hiçbir aktiviteden geri kalmıyorum. Böyle de hayat çok güzel" dedi.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Son Kale İzmir