CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, deprem bölgesinde gerçekleştirdiği incelemelerin ardından sosyal medya hesabından bir video yayımladı.
“Halkımızın halini yerinde gördüm” diyen CHP lideri, “Yaşananlara siyaset üstü bakmayı, iktidarla hizalanmayı reddediyorum. Bu çöküş tam da sistematik rant siyasetinin sonucudur. Erdoğan'la, sarayıyla ve rant çeteleriyle hiçbir zeminde buluşmayacağım. Ben halkımın kavgasını vereceğim. Sonuna kadar” ifadelerini kullandı.
“YALAN DOLAN HABERLERLE ARTIK İLGİLENMİYORUM”
Kılıçdaroğlu, yayımladığı videoda ise şu ifadeleri kullandı;
''Covid sırasında çıkardığınız bürokratik engelleri bu kez kabul etmeyeceğiz. Gerekli yardımları en çok ihtiyaç duyulan yerlere olabildiğince hızlı taşıyacağız. Sarayın siyasetiyle de PR çalışmalarıyla da, yalan dolan haberleriyle de artık ilgilenmiyorum. Mesela bakanlar PR için konvoylarla dolaşıyorlar. Ancak burada felaketin koordinasyonu için gerekli tedbirler alınmamış. Türkiye’nin bunca deneyiminden de faydalanılmamış. Bu felaketlerde kamu kurumlarının, belediyeler ve STK’larla işbirliği önemli. Ama belediyelere karşı siyasi bir tavır var. Birçok STK’da baskı altına alındı. Askerimiz de yeterince sokulmadı.
“SINIFTA KALDILAR, SORUMLU ERDOĞAN”
Dün sahada 3 bin 500 asker vardı. Madencilerimizin sevkinde maalesef çok geç kalındı. Özetle her konuda sınıfta kaldıkları gibi bununla da kaldılar. Devlet nasıl yönetilir bilmiyorlar. Vallahi de bilmiyorlar billahi de bilmiyorlar. Çok net söyleyeyim bu sürecin bir sorumlusu varsa o da Erdoğan’dır.
“KENDİSİYLE GÖRÜŞMEYECEĞİM”
20 yıldır ülkeyi depreme hazırlamayan bu iktidardır. Onun için de kendisiyle görüşmeyi asla düşünmüyorum. Bu meseleyi asla ve asla siyaset üstü de görmüyorum. Bu duruma bizi onun siyaseti getirdi. Deprem vergilerini çetelere yedirdiler. Hani nerede o para, o paralar da yok. Ömrü boyunca devlete vergi veren halk ihtiyacı olduğunda halkı yanında göremedi. Varsa yoksa seçim, saray… Bu ülkeyi ne zaman batırsa yanımda olun çağrıları yapıyor.
“ÖFKEM ARTIYOR”
Hadi oradan seninle işim olmaz. İnsanlarımızın halini gördükçe öfkem artıyor. Birileri bu ülkenin kaynaklarının nereye harcandığının hesabını vermek zorundadır. Onun için felaketi yumuşatmaya çalışanlara destek vermeyi düşünmüyorum. Belediye başkanlarımıza söyledim kaynak sağlamak için ellerinden gelenleri yapacaklar. Bürokratik engel mi koyuyorlar, yapın, dinlemeyin. Bu halka ekmek battaniye bulmak için tutuklanmanız gerekirse tutuklanın…
SÖZ VERDİ
Ağız dalaşı, protokoller, bürokrasi bitti, çünkü söz bitti. Milyonlarca insanımız sokaklarda. Binlerce canımız enkaz altında yaralıyız. Hem üzgünüz hem öfkeliyiz. Artık onarma, iyileştirme zamanıdır. Milletimiz zaten dayanışma içerisindedir. Benim Erdoğan ve sarayıyla dayanışmama gerek yoktur. Milletimiz ve biz omuz omuza verip bu işin altından kalkacağız. Biz bu şehirleri yeniden ayağa kaldırırız. Milletime söz veriyorum.''