Lodos Karaburun Elektrik Üretim A.Ş. firmasının Karaburun'daki rüzgar türbinlerinin yanına yardımcı kaynak olarak kurmak istediği 7 adet güneş enerjisi santraline tepkiler sürüyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın dün yapılacağını duyurduğu halkın katılım toplantısı yurttaşların tepkisi üzerine gerçekleşmedi.
Projeye tepki gösteren yurttaşlar, bakanlık yetkililerinin aksine 'Toplantı yapılamadı' diye ikinci bir tutanak tuttu. Yurttaşlara destek veren CHP'li belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, halen Karaburun ilçesi sınırları içerisinde bulunan RES projelerinin toplam kurulu gücünün 373,5 megavat (MW) olduğuna dikkat çekerek, Türkiye genelinde bir ilçe sınırları içinde bu kadar yüksek kurulu güce ev sahipliği yapan başka bir ilçe olmadığını vurguladı.
“DÜŞÜN ARTIK KARABURUN’UN YAKASINDAN!”
Karaburun’da RES tahsisi yapılan proje sahalarının yarımada yüzölçümünün %71’ine karşılık geldiğini anımsatan Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı:
“İlçemizdeki sivil inisiyatiflerle birlikte RES’lerle ilgili mücadele ederken, şimdi bir de GES projeleri ile mücadele etmek zorunda kalmaktayız. ‘Hibrit Santral’ olarak adlandırılan bu projeler ile mevcut RES sahalarında her bir santralin altına 10 bin metrekare GES inşa edilecek. Bu santraller ile RES’lerin olduğu arazileri sınırlı da olsa mera alanı olarak kullanan besicilerimiz ve üreticilerimiz bu imkândan da tamamıyla yoksun kalacaklar. Bu projeler, RES’ler yüzünden zaten yarıdan fazla azalan Karaburun’da keçi yetiştiriciliğini tamamıyla bitirecek, tarımsal üretime ise büyük zarar verecek. Karaburun halkı olarak bu projeleri yapmayı düşünenlere sesleniyoruz: Yeter artık, düşün Karaburun’un yakasından! Yenilenebilir enerjiye karşı değiliz. Ancak güneş her yerde aynı güneş. Rüzgâr her yerde aynı rüzgâr. Tarımın ve hayvancılığın yapılmadığı, yerleşimin olmadığı binlerce hektar arazi var. Gidin orada yapın projelerinizi. Bugün tüm dünya sağlıklı gıdaya erişimin ne kadar önemli olduğunu en acı tecrübeler ile görürken, bizler zaten kısıtlı yapılan tarımı ve hayvancılığı öldürürsek ne yiyeceğiz ne içeceğiz? Keçi peyniri yerine güneş paneli yiyerek mi karnımızı doyuracağız?”