SONKALEİZMİR (ÖZEL HABER) - İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yeni evlerine kavuşabilmeleri için "Halk Konut" projesini hayata geçirdiği depremzedeler, hükümetten kredi konusunda müjde bekliyor. 117 kişinin hayatını kaybettiği 30 Ekim 2020 depreminin ardından 80 bine yakın ailenin evsiz kaldığını belirten İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) Başkanı Haydar Özkan, aradan geçen 20 aylık sürede kredi konusunda bir adım yol alamadıklarını söyledi.
"BÜYÜKŞEHİR'İN GARANTÖRLÜĞÜ GÜVENSİZLİĞİ ORTADAN KALDIRIYOR"
SONKALE'ye konuşan Özkan, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Halk Konut Projesi'ne değinerek şöyle konuştu:
"İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yaptığımız görüşmeler yaklaşık 6 ay sürdü. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin İZBETON ve Ege Şehir Planlama firmaları ile beraber Bayraklı Belediyesi'nin BAY-BEL şirketi ortaklaşa bir konsorsiyum oluşturdu. Biz de depremzedeler olarak kendi binamızı yapmak için kooperatif kurduk. Belediyenin bize sağladığı öncülük, kredi çekerken sağlayacakları garantörlük çok önemli. Yaşla ilgili sorunumuz var. 65 yaş üzerinde çok sayıda depremzedemiz var. Kredi çekme ile ilgili son iki yıldır vatandaşlarımızın kirada oturmasından, kira öderken aynı zamanda yıkılmış olan evinin kredisini ödeyen insanlarımızın varlığından kaynaklı sorunları ortadan kalkacak. TMMOB itiraz etmiş olsa da bize verilen bir emsal var. Bu emsalin satış garantisini alıyor Büyükşehir Belediyesi. Bizim için bunlar kıymetli. Ayrı zamanda kamusal yapının garantör olması güvensizliği ortadan kaldırıyor."
"DEVLET BANKASI KENTSEL DÖNÜŞÜM KREDİSİ VERMİYOR"
Binaların yeniden yapımının finansmanı konusunda devletten kredi desteği beklediklerini vurgulayan Özkan şöyle devam etti:
"Sıfır faizli 2 yıl geri ödemesiz, 20 yıllık kredi olmazsa bizim binaları yapma şansımız yok. Bunu böyle bilmeli devletimiz. Hep söylüyoruz. Kentsel dönüşümcü değiliz, depremzedeyiz biz. 1999 yılında çıkartılmış deprem vergisini ödemiş, ironik olarak da 20 aydır depremzede olmamıza rağmen bu vergiyi ödeyen insanlarız. Ancak kredi istediğimiz zaman da depremzede olarak değil de kentsel dönüşümcü olarak görülen insanlarız. Krediyi ilk istediğimizde 300 bin lira civarındaydı 100 metrekarelik konutların maliyeti. Yüzde 236 civarında artmış inşaat maliyetleri. Bunlar devletin açıkladığı maliyetler. Şimdi 800 binden başlıyor 100 metrekarelik bir konutun inşası. Bizim istediğimiz 400 bin liraydı. İstediğimiz 600 binin üzerinde, sıfır faiz ve 20 yıl ödemeli kredi. Faiz oranını düşürüp ödeme planımızı uzun vadeye yaymazsak mümkün değil bu işin içinden çıkamayız. Devlet bankalarımızın kentsel dönüşüm kredisi 1.29'dur. Gidersiniz, istersiniz vermezler. Devlet bankası kentsel dönüşüm kredisi vermiyor. Biz bunu anlatamıyoruz."
"ÜZÜNTÜLÜYÜZ, DEVLETİMİZE KIRGINIZ"
Hükümete tepki gösteren Haydar Özkan sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz hep 'Siyaset üstüyüz' dedik. 20 aydır bizim üstümüzden herkes siyaset yaptı. Biz kendimiz olduğumuz yerde kaldık. Siyasetçilerimiz büyümüştür belki bizim üzerimizden. Biz bir arpa boyu kadar yol alamadık. En çok sırtımız sıvazlandı. En sevdiğimiz bölgemiz sırtımız. Sıvazlandık, sıvazlandık gönderildik ama maalesef hiçbir şekilde bir adım yol ilerleyemedik. 79 bin 272 adet bağımsız bölüm arızalı. Ağır, orta ve az hasarlı. Bunun içinden 3 bin tane ağır hasarlı için rezerv alanda yapılan konutlar var. 1700 tane proje alanı geliştirilerek yapılan konutlar haricinde devletimizin herhangi yaptığı bir şey yok. Biz serzenişte bulunuyoruz. Elazığ depreminde can kaybı buradakinin yarısı kadarken, hasar durumu bu kadar yokken 24 bin konut yapıldı. Burada 5 bin konut yapıldı. Biz buradan üzüntülüyüz, devletimize kırgınız. Kredi, kredi diye uğraşırken, Suriyeliler'e ücretsiz yapılacak konutları duydukça biz neyiz diye düşünüyoruz."