SONKALEİZMİR-Türk lirasının döviz karşısındaki değer kaybı İzmir'deki iş insanlarını da zor durumda bıraktı. EGİAD Ege Genç İş İnsanları Derneği ile Ege Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (ESİAD) yazılı açıklamalar ile hükümete ekonomi politikalarını gözden geçirmesi için çağrı yaptı.
EGİAD'ın açıklaması şöyle:
İçinde bulunduğumuz öngörülemez ekonomik yapı, uzun sürede toparlanamayacak derecede güven kaybına yol açan bir ortam yaratmaktadır. Kurun yukarı yönlü ve hızla dalgalanması üretim ve ticareti derinden etkilemekte, hatta durma noktasına getirmektedir. Türk Lirasının önlenemez değer kaybı tüm kesimlere ağır reçeteler doğurmaktadır.
Bilimin ışığında, rasyonel politikalara geçilmeli, toplumu umutsuzluğa ve mutsuzluğa sürükleyen politikalardan vazgeçilmelidir. Enflasyon ve yüksek kur sarmalında boğuşan piyasa koşulları içinde rezervlerimiz daha da negatif etkilenmekte ve üstelik yapılan kur müdahalesi de anlık etki yaratmakta, Türk Lirasının değerinin düşmesine engel olamamaktadır. Ülke kaynaklarımızın bilime, bilgiye, değer yaratan adımlara, inovatif üretime, sosyal kalkınma ve refah sağlayacak politikalara yönlendirilmesi en büyük dileğimizdir.
"TELAFİSİ ZOR OLUR"
ESİAD'dan yapılan yazılı açıklamada ise şu ifadeler yer aldı:
"Son yaşanan ekonomik gelişmeler göstermiştir ki; ekonomi yönetimimizin kararları Türk lirasındaki değer kaybını önlenemez boyutlara taşımıştır ve taşımaya devam etmektedir. Ülke içindeki tedarik, üretim, satış ve ödeme süreçlerinin tam anlamıyla tıkanması ve durması şeklinde ortaya çıkan sonuçlar, iş dünyasını çaresiz bırakmakta, ülkemizin ve iş dünyasının sermaye yönünden rekabet gücünü her geçen gün daha da zayıflatmaktadır.
Ekonomi modellerinde çok da karşılığı olmayan yaklaşımlarla para politikası karar alıcıları üzerinde dolaylı olarak yoğunlaşan yönlendirme ve siyasi baskılar, yükselen enflasyona rağmen Merkez Bankasının faiz kararlarında etkili olmayı sürdürmüştür. Merkez Bankası politika faizini Eylül ayında 100 baz puan, Ekim ayında 200 baz puan, Kasım ayında 100 baz puan, Aralık ayında ise 100 baz puan daha düşürmüştür.
Bu kararlar döviz kurunun giderek artan hızla yükselişini de beraberinde getirmiştir. İlk aşamada ihracat için olumlu bir tablo olarak algılansa da kur artışına bağlı bir ihracat artışının geçici olduğu, ihracat artarken ithalatta da artışın devam ettiği ve bu artışın üretimdeki hammadde ve ara mal ihtiyacından kaynaklandığı gerçeği iş dünyasını ve sanayiciyi giderek kaygan bir zemine sürüklemektedir.
Döviz kurlarındaki artış üretim maliyetlerinde baskı yaratmakta, ÜFE ile TÜFE arasındaki makas açılmakta, enflasyon körüklenmektedir.
Merkez Bankasının faiz indirim kararının ardından negatif net rezervlere rağmen satım yönünde piyasaya yapmış olduğu son müdahalenin sonuçları istenilen şekilde netice vermemiş ve endişeyle izlenmiştir.
Bugün geldiğimiz noktada ülkemizde öncelikle kurumsal ve düzenleyici ortamın güçlendirilmesi ve öngörülebilirlik ve şeffaflığın sağlanması gerekmektedir. Ayrıca Devletimizin karar vericilerinin ivedilikle ekonomi bilimi ve uygulamalarına dayananan politikalara ve gerçekçi kararlara geri dönmeleri elzem görülmektedir.
ESİAD olarak, sadece sanayi ve iş dünyası bakımından değil, ülkemizin tüm kesimleri adına ülkemizin telafisi zor bir ortama daha fazla sürüklenmemesi için acil olarak gereken önlemlerin alınması çağrısında bulunuyoruz."