Basın açıklamasını okuyan İzmir Barosu Genel Sekreteri Av. Perihan Çağrışım Kayadelen şunları söyledi:
“Bizler bugün burada Türkiye tarihinin en utanç verici ve en karanlık günlerinden birini yaşadığımız için toplandık. Bizler bugün burada kadınları, çocukları LGBTİ+ bireyleri koruyan İstanbul Sözleşmesi’nden tek bir kişinin keyfi öyle istedi diye ve Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararı vermemesi sebebiyle çekiliyor olmamız sebebiyle toplanmış bulunuyoruz. İstanbul Sözleşmesi Yürürlüğe girdiği ilk günden bu yana Sözleşme’yi aktif uygulayın, sığınak sayılarını arttırın, koruma kararlarını aktif bir şekilde uygulayın, gerekiyorsa her kadının yanına bir polis vereceksiniz diyerek mücadele ettik. Sanmasınlar ki bugün bu Sözleşme’den imza çektiğini iddia edenler bizi mücadelemizden vazgeçirecekler. Sözleşme tekrar yürürlüğe girene kadar bugüne kadar nasıl mücadele etiysek aynen mücadele etmeye devam edeceğiz.
Biz İzmir Barosu'na üye avukatlar olarak, erkek yasalarınızı bugüne kadar iyice belledik.
Nahide Opuz’u ve annesini koruyamamanız uluslararası alanda yankı uyandırınca, koşa koşa ilk imzacısı olduğunuz İstanbul Sözleşmesi’ni de etraflıca okuduk.
Sözleşme, şiddetin önlenebilir olduğunu haykıran, şiddetin kaynağı olarak toplumsal cinsiyet eşitsizliğine vurgu yapan; hiçbir cümlesinde eşcinselliğe özendirme, aile değerlerini sarsma gibi bir anlam barındırmayan; kadınları, çocukları, LGBTİ+ bireyleri şiddete karşı korumayı hedefleyen bir yasal düzenlemedir.
Değil şikayetçi olduğunuz maddeleri, bugüne kadar İstanbul Sözleşmesi’nin diğer hükümlerini de uyguladığınızı görmedik. Biz sözleşmeyi hayata geçirin diye eylem yaparken, siz uygulamadan komple kaldırdınız. Biz İzmir Barosu mensubu avukatlar olarak şunun iyi bilinmesini istiyoruz; avcı toplayıcı dönemden beri sömürüye maruz kala kala, işyerlerine alınmadığımızda isyan başlata başlata, eşit yurttaşlık için oy hakkımızı kullanmak adına dövüle dövüle, öle öle kazandığımız hiçbir hakkımızdan, sizin temelde erkiniz sarsıldı diye vazgeçmeyeceğiz!
Erkek akıllarıyla İstanbul Sözleşmesi öyle olmaz, biz Ankara Sözleşmesi yapalım dediler!
İlk imzacı olarak uygulamaya soktuğu İstanbul Sözleşmesi ve hemen ardından 6284 sayılı Yasa'yı uygulamaya koyup sonra da bu düzenlemeler hiç yokmuş gibi davranan devlet, toplum sözleşmesini de yürürlükten kaldırabilir mi?
Biz şiddetinizi yollardan, sokaklardan, işyerlerinden, evlerden biliyoruz ve şiddetinizi reddediyoruz. Her gün onlarca kadın cinayeti haberine rağmen sayıları inkar eden, aklımızla oynayan tavrınızdan vazgeçin istiyoruz.
Hepimiz biz çıldırış içindeyiz, öyle ki güvenliğimizi sağlamakla yükümlü olan devlet, polis bizi korumazken İstanbul Sözleşmesi için eylem yapan arkadaşlarımızın gördüğü işkence dosyaları hala kapanmadı!
Biz biliyoruz ki, toplumsal cinsiyet normlarını bir bütün olarak tasfiye etmeyi hedeflemeyen hiçbir politik tahayyül, kadınları özgürleştiremez!
İzmir Barosu olarak; mahkemelerde, karakollarda, eylemlerde, kadınların yanlarında olmaya devam edeceğiz. İstanbul sözleşmesi bizimdir ve siz sözleşmeyi tekrar yürürlüğe sokup her bir maddesini hakkıyla uygulayana kadar biz mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz…
Asla yalnız yürümeyeceksin asla yalnız yürümeyeceksin asla yalnız yürümeyeceksin.