Yazılı bir açıklama yapan Eğitim-İş İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Ahmet Cangı, Gaziantep'teki Şehitkamil Vicdan-Ahmet Güner Ortaokulu'nda yapılan 10 Kasım Atatürk'ü Anma töreninde, şair Süleyman Apaydın'ın Cumhuriyet'i öven ve Atatürk'ün aydınlık fikirlerinin altını çizen "Yıkın Heykellerimi" adlı şiirini okuyan üyelerinin taktir edilmek yerine hedef gösterildiğini savundu.
Cangı, "Atatürk'ün ağzından yazılan (Eşit olmasın diyorsanız kadınla erkek / Karaçarşafa girsin diyorsanız / Yobazın gazabından ürkerek / Diyorsanız ki okumasın / Kadınımız kızımız / Budur bizim alın yazımız / Unutun tüm dediklerimi) dizelerinin yer aldığı şiirin okunduğu tören, önce Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen Hür Dava Partisi'nin (HÜDA-PAR) yayın organı İLKHA tarafından sözlü saldırıya uğramıştır. Şiirin İslam'a hakaret olduğunu ileri süren yayın organı, akıl almaz biçimde, şiiri okuyan üyemizi karanlık emelleri olmakla itham etmiştir. Gerici çevrelerin adına haber bile denemeyecek bu provokatif metni elden ele paylaşmasının ardından Gaziantep Valisi Davut Gül de, öğretmenimizi hedef gösteren kervana katılmış ve gece yarısı sosyal medya hesabından (Şehitkamil Vicdan Ahmet GÜNER Ortaokulunda okunduğu iddia edilen ve açıkça dini değerleri aşağılayan ‘şiir’ konusunda soruşturma açılmıştır) notunu paylaşmıştır" dedi.
Gurur duyulacak bir 10 Kasım töreninden Aziz Nesin'lik bir trajikomedi çıkarıldığını belirten Ahmet Cangı, bunu yapanların görmek istemediği gerçekleri ise şöyle sıraladı:
"- Üyemiz, töreni hazırlayan yazı kurulundadır ve bu münasebetle törende okunacak şiirleri -her okulda olduğu gibi- okul yönetimine önceden bildirmiştir. Bu öğretmenimiz, aynı okulda geçen seneki 10 Kasım törenine de katkı sunmuştur.
- Söz konusu şiir, MEB'in yasaklı listesinde değildir. Bu şiir hakkında bilinen hiçbir yargı kararı yoktur. Ve hatta birçok okulda 10 Kasım törenlerinde sıklıkla okunan şiirler arasındadır. Dolayısıyla burada suç olmayan bir eylemden, sırf rahatsız olan gericileri memnun etmek için suç çıkarılmaya, aydın bir eğitimci kurban edilmeye çalışılmaktadır.
- İdari bir soruşturmada karar verici son merci olan Vali'nin, bu konuda fikir beyan etmesi de tarafsızlık ilkesiyle çelişmektedir. Nasıl ki bir davaya bakan hakimin, o davanın karar duruşmasından önce kamuoyuna kanaat beyanında bulunması "ihsası rey", kabul ediliyorsa, valinin bu çıkışı da soruşturma dosyasına dair tutumunu, henüz inceleme olmadan netleştirdiğini yani peşin hükümlü olduğunu açık etmektedir.
Her şeyden önce söz konusu şiire ve onu okuyan eğitim emekçisine karşı bu kadar düşmanca bir tavır, anlaşılır ve kabul edilir değildir. Cumhuriyet'in kurulmasıyla var olabilmiş koltuklarda otururken, o koltuklardan aldıkları güçle Cumhuriyet değerleri yanında bir duruş sergilememek, tutarlı bir tavır olmaktan uzaktır.
Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk'ün eğitim neferleri olarak, Eğitim-İş olarak, bulundukları her yerde çocuklarımıza Cumhuriyet sevdası aşılayan öğretmenlerimizle gurur duyuyoruz. Bu anlamda Serap öğretmenimizin de sonuna kadar yanında olacağımızı, onu hedef gösterenlere ilişkin hukuki yollara başvuracağımızı ve başlatıldığı iddia edilen soruşturmanın neticesine göre bizim de karşı hamleler yapacağımızı ilan ediyoruz!"
Cangı'nın da açıklamasında yer verdiği o şiirin tamamı şöyle;
"Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi
Özlediyseniz fesi peçeyi
Aydınlığa yeğliyorsanız kara geceyi
Hala medet umuyorsanız
Şıhtan şeyhten dervişten
Şifa buluyorsanız
Muskadan üfürükçüden
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi
Eşit olmasın diyorsanız kadınla erkek
Karaçarşafa girsin diyorsanız
Yobazin gazabından ürkerek
Diyorsanız ki okumasın
Kadınımız kızımız
Budur bizim alın yazımız
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi
Fazla geldiyse size
Hürriyet cumhuriyet
Özlemini çekiyorsanız
Saltanatın sultanın
Hala önemini anlayamadıysanız
Millet olmanın
Kul olun
Ümmet kalın
Fetvasını bekleyin şeyhülislamın
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi”