CHP İzmir Milletvekili ve KİT Komisyonu Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, iki işçisine toronavirüs tanısı konulan İzmir’deki Akar Tekstil’de sağlıklı bir çalışma ortamı olmadığı gerekçesiyle iş durduran işçilere sopalarla saldırıldığını belirterek yaşananlara tepki gösterdi.
İşçilerin kendisini arayarak durumu ilettiğini belirten Av. Kılıç, “Öğrendiğimize göre, fabrikada çalışan Fatma Güleş ve Betül Kurtarmış isimli iki işçinin koronavirüs testi pozitif çıkıyor. Güleş ve Kurtarmış, şu anda Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi görüyorlar. Bu iki işçinin dışında 20 işçi daha gözlem altına alındı.” dedi.
Av. Sevda Erdan Kılıç, toplam 2 bin 300 işçinin çalıştığı fabrikada işçilerin sağlığının tehlikede olduğunu belirtti. İzmir Çiğli Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Akar Tekstil fabrikasında çalışan işçilerin, iki işçiye KOVID-19 olarak bilinen koronavirüs teşhisi konması nedeniyle sağlıklarının tehlikede olduğunu belirterek, İşçi Sağlığı ve Güvenliği Yasası’nın 13. maddesine dayanarak işten kaçınma haklarını kullanarak üretimi durdurduklarını kaydeden Av. Kılıç, “Bunun üzerine eli sopalı bir grup işçilere saldırdı, işveren de işçileri işten atmakla tehdit etti.” dedi.
CHP’li Av. Kılıç, işveren Hayrettin Akar’ın işçilere, “işyerinde vaka olmadığını ileri sürüp Sağlık Bakanlığının işyerinde alınan önlemleri onayladığını ve çalışılabilir dediğini söyleyerek işbaşı yapmalarını” istediğini; hatta “Bu ayın 20’sine kadar siparişlerimiz var, ayın 10’unda maaşlarınızı ödeyebilmem için çalışmanız gerekiyor” diyerek çalışmaya zorladığını bildirdi.
Fabrikada örgütlü olan DERİTEKS İzmir Şube yöneticilerinin de fabrika önüne gelerek bilgi almak istediğini, ancak işveren tarafından onların da engellendiğini ifade eden Av. Kılıç, işten kaçınma hakkını kullanmak isteyen işçilerin pazartesi günü SGK'ya dilekçe vereceklerini bildirdi.
CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, işçilerin, “fabrikada alının önlemlerin yetersiz olduğunu, (maskeyi sabah veriyorlar, tüm gün aynı maske ile çalışıyoruz) dediklerini, dezenfektanların yetersiz olduğunu, tuvaletlerin doğru düzgün temizlenmediğini, çalışma mesafelerinin yakın olduğunu” söylediklerini ifade etti.
İşçilerin, “kronik hasta ve hamile olan bazı arkadaşlarının izine gönderildiğini ancak belli bir kontenjan olduğu için diğer hasta ve hamile işçilerin hala çalışmak zorunda bırakıldığını” söylediklerini de aktaran Av. Sevda Erdan Kılıç, “Bu yapılan uygulama, kronik rahatsızlığı ve hamile olan işçiler başta olmak üzere bütün işçileri ölüme terketmek demektir.” ifadesini kullandı.
CHP’li Av. Kılıç, işverenin kendisinin devlete, “burası risk taşıyor bu koşulda işçileri çalıştıramam” demesi gerekirken işçileri çalıştırmaya zorlamasını ve İl Sağlık Müdürlüğü yetkililerinin, vaka olmasına rağmen “Önlemler yeterli, çalışmaya devam edilebilir.” demesini anlayamadıklarını kaydetti.
CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, şunları kaydetti:
“Devletin deprem, sel, salgın hastalık gibi felaketlere ne maddi ne de kriz yönetimi anlamında hazır olmadığını bu süreçte görmüş bulunuyoruz. Devlet önlem almadığı sürece, bu gibi durumlarla çokça karşı karşıya kalabiliriz. (Minimum maliyet maksimum kar) amacıyla yola çıkan sermaye, devletin bıraktığı boşluğu kendi imkanlarıyla doldurmaya çalışacaktır. Bu da bu gibi salgın anlarında, emekçiyle sermaye sahibini karşı karşıya getirerek, Akar Tekstil’de olduğu gibi işten çıkarma tehditleri ve kaba kuvvete varan sonuçlar doğuracaktır. İki çalışanı Korona testi pozitif çıkan fabrikada işçilere zulme göz yumamayız, tek derdi evine ekmek götürmek olan işçiyi sermayeye boğdurmayız.”