?Ege Üniversitesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Kurugöl, son zamanlarda solunum yolu hastalıklarındaki artışa dikkati çekti. Covid-19'a neden olan SARS-CoV-2 virüsünün dünyada ilk kez 2019'un sonunda ortaya çıktığını dile getiren Prof. Dr. Kurugöl, "Bu virüs koronavirüs tipi hastalık yapıyordu. İnsan koronavirüsü, Covid-19'dan farklı olarak çok fazla yayılım göstermiyor, pandemiye neden olacak kadar bulaşıcı değil. Solunum yolu hastalıkları arasında insan koronavirüsü 2'nci sırada geliyor. Yıllardan beri var olan insan koronavirüslerinin özelliği, çocuklarda daha fazla görülmesi ve bazen ağır hastalığa, hastaneye yatışlara neden olması. Çocuklarda insan koronavirüsü, Covid-19'dan daha ağır seyreder. Uzamış öksürüğe de neden olur" dedi.
İnsan koronovirüsünün Covid 19 gibi yeni bir ajan olmadığını belirten Prof. Dr. Kurugöl, “Geçmişten bu yana tüm dünyada bilinen, zaman zaman çocuklarda da erişkinlerde de üst ve alt solunum yollarında nezle, grip ve zatürre yapabilen bir virüs. Genellikle kış aylarında rastlanıyor” diye konuştu.
Prof. Dr. Kurugöl, bakanlık verilerine göre çocuklarda son 1 aydır görülen solunum yolu hastalıklarının yüzde 25'nin 'insan koronavirüsü' olduğunu vurguladı.
'SOLUNUM YOLU HASTALIKLARININ YÜZDE 25'İNİ KAPSIYOR'
Kasım ayından itibaren kuzey yarım küredeki ülkelerde, Avrupa ülkeleri, ABD gibi, viral hastalıklarda artış olduğunu belirten Prof. Dr. Kurugöl, "Ülkemizde grip vakalarının pik yapma zamanı, pandemiden önceki yıllarda ocak-şubat aylarıydı. Grip salgını ocak-şubat aylarında görülürdü. Pandemi sırasında, kapanma döneminde hemen hemen hiç grip vakası görülmedi. Bu sene eylül ayı itibarıyla kısıtlamaların ve kapalı yerlerde maske zorunluluğunun kalkması, okulların açılması, solunum yolu enfeksiyonlarında artışa neden oldu. Şu anda ülkemizde solunum yolu hastalıklarında en çok görülen virüs Rhinovirüs, 2'nci sırada insan koronavirüsü ve ardından RSV geliyor. İnsan koronavirüsü Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre; solunum yolu hastalıklarının yüzde 25'ini kapsıyor" ifadelerini kullandı.
'ZAMAN ZAMAN DİĞER VİRÜSLERDEN AĞIR SEYREDEBİLİR'
Çok sayıda çocuk hastayı tedavi ettiklerini belirten Prof. Dr. Kurugöl, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aileler, çocuklarının uzamış öksürüğü nedeniyle bize başvuruyor. Hangi ilacı kullanırsa kullansınlar, çocuklardaki öksürüğün geçmediğini söylüyorlar. Bu hastalarımızın çoğunluğu insan koronavirüsü çıkıyor. İnsan koronavirüsü, diğer solunum yolu enfeksiyonlarından ya da gripten muayeneyle ayırt edilemiyor. Burun akıntısı, ses kısıklığı ve ateş hepsinde olabilir. Ayırmak için test yapılması gerekiyor. Bakanlık 4'lü test dağıtacağını bildirmişti. Grip gibi birçok virüs testle belirlenecek. Bu test, bize hem tedavi hem izolasyon için çok yararlı olacaktır. İnsan koronavirüs, zaman zaman diğer virüslerden ağır seyredebilir. Bebeklerde ölümcül olabilir. Ancak Covid-19 gibi pandemiye neden olma riski yok."
'BU VAKALARA ANTİBİYOTİK KULLANMAK YANLIŞ'
İnsan koronavirüsünde hastalık akciğerlere indiyse hastaneye yatışın gerekli olduğunu dile getiren Prof. Dr. Kurugöl, "Bu vakalara antibiyotik kullanmak yanlış. Hastalığın iyileşmesini kolaylaştırmaz, aksine yan etkilere neden olur. Gripte kullandığımız bir ilaç var ancak insan koronavirüste bu antigribal ilacın da etkisi yok. Küçük bir çocuk insan koronavirüse yakalandıysa, anne sütü emiyorsa, sık sık anne sütü emmeli. Bol sıvı alması gerekiyor. Ilık sıvıların tüketilmesi gerekli. Tavuk suyu çorba, ılık süt ve bal faydalı. Balın gece öksürüğünü kesme konusunda faydası var. Ancak 1 yaş altı çocuklara bal verilmemeli. Bu tavsiyelerim sadece benim kişisel deneyimlerime bağlı değil çok sayıda bilimsel çalışmayla faydalı olduğu ortaya konulmuş verilerdir" diye konuştu.