SONKALEİZMİR- İzmir'in nispeten bakir kalmış, cennet köşelerinden Karaburun Yarımadası hem karadan hem de denizden ciddi çevresel tehditler altında. Karaburun Kent Konseyi, RES'ler, JES'ler ve GES'ler nedeniyle ciddi çevre tahribatı ile yüz yüze gelen yarımadanın denizden de balık çiftlikleri yoluyla kirletildiğini ileri sürdü. Turkuvaz denizi ile bilinen Parlak Mahallesi Badembükü Mevkii'nde kıyıya çok yakın 2 yeni balık çiftliği kurulduğunu bildiren Karaburun Kent Konseyi, buna sert tepki gösterdi. Konsey, Badembükü Mevkii'nde Ekim 2019 itibariyle denizde yeni bir faaliyet başladığını vurgularken, "Alanda, Badembükü Mevkii Çullu Yalısından başlayarak, Karaburun yönüne doğru Mağaza Yalısı ve Akkum Yalısını da içine alan şamandıralama çalışmasının yapıldığı ve 2 adet su ürünleri kafesinin yerleştirildiği görülmüştür. Konu ile ilgili Karaburun Kent Konseyi ve Parlak Muhtarlığı’nın ilgili birimlere ilettiği dilekçelere ve Alo 181 hattına yapılan ihbarlara yanıt alınamamış, herhangi bir işlem yapılmamıştır" bilgisini verdi.
SESSİZ SEDASIZ TAŞINIYORLAR!
Aynı bölgede 2012 yılında kurulmak istenen balık çiftliği projesini bölge halkının yargıya taşıdığı anımsatılan açıklamada, şöyle denildi:
"Karaburun Yarımadasının batısında, özellikle Gerence Körfezini içine alan 5 ve 6 No’lu alan ile Karaburun Merkez/Mordoğan arasını içine alan 4 No’lu alanın, 2008 yılında 'potansiyel balık yetiştiriciliği alanı' olarak ilan edilmesiyle, Yarımada, içerdiği doğal değerler, yerelin sosyo-ekonomik sürdürülebilir yaşamı ve koruma altında olup tüm dünya için bir vazgeçilmezlik taşıyan denizel varlıkları için, karanlık bir süreç başlamıştı. Bölgede son dönemde başlayan balık çiftliklerinin taşınma başvuruları dikkat çekicidir. Balık Çiftlikleri civarında yaşayanların şikayetlerini ve açılan davaları yıllarca görmezden gelen firmaların, aniden taşınma kararları alarak yeni yer peşine düşmeleri, bize bulundukları yerlerde yıllarca süren, yenilmeyerek dipte çözünen balık yemlerinin ve balık dışkılarının, fiziksel ortamı artık balık yetişemez duruma getirdiğini ve deniz çayırlarının tahribi sonucu sudaki oksijen oranını, yaşam değerlerinin altına indirdiğini düşündürüyor."
AKDENİZ FOKLARI ÖLÜYOR!
Yarımadanın Akdeniz Foku için de önemli bir yaşam alanı olduğu vurgulanan açıklamada, "Balık çiftlikleri, beslenme peşindeki Akdeniz Fokları için kolayca bir çekim noktası olmakta ve karnını doyurmak isteyen Akdeniz Foku ile gelir sağlama peşindeki “balık yetiştiricisi firma” arasında, yaşamsal bir çelişki yaşanmaktadır. Bölgede birçok kez yaşanan Akdeniz Foku ölümleriyle bu çelişki keskinleşmektedir" denildi.
KARABURUN ÖÇKB İLAN EDİLDİ
Karaburun Kent Konseyi, yarımadanın Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle ÖÇKB ilan edildiğini hatırlatırken, şu ifadelere yer verildi:
"Bu kararın 2 nolu maddesine göre, (...Mevcut her ölçekteki plan kararı ve projeler konusunda mezkur Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre yapılacak değerlendirme sonuçlanıncaya kadar herhangi bir uygulama yapılamaz) hükmü var. Şimdi, Karaburun Yarımadası-Ildırı Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan eden kurumlara soruyoruz;
1) Parlak Mahallesi’nin en önemli turizm potansiyeli olan Badembükü’ne taşınan su ürünleri yetiştiricisi firma kim’dir? Bu firmaya ne zaman ruhsat verilmiştir? Bu projenin ÇED süreci ne zaman başlamıştır, nerede duyurulmuştur?
2) Karaburun Yarımadasının denizel alanında kaç adet aktif su ürünleri yetiştiricisi (Firma İsmi, Kapasite, Yetiştirilen Ürün, Kiralama Süreleri ve Alanları/km2 ) bulunmaktadır?
3) Karaburun Yarımadası’ndan taşınan su ürünleri yetiştiricisi var mıdır? Taşınan su ürünleri yetiştiricileri, terk edilen yerlerde hangi yıllar arasında faaliyet göstermiştir?
4) Terk edilen yerlerde, deniz dibi araştırması, özellikle deniz çayırlarının (Posidonia oceanica) sağlıklı olarak varlıklarını sürdürebilme durumları incelenmiş midir?
5) Karaburun Yarımadası’nda, uluslararası sözleşmelerle koruma altındaki Akdeniz Foku (Monachus monachus) ile ilgili bir gözlem birimi var mıdır? Akdeniz Foklarının görülme sıklıkları ile ilgili sayısal veri programı oluşturulmuş mudur?
6) Karaburun Yarımadası’nda Akdeniz Foku’nun yaşam ve üreme alanları ile ilgili “hassas alanların korunması” kapsamında ne gibi tedbirler alınmıştır?"
EYLEM ÇAĞRISI YAPTILAR
Karaburun'un talancı sermaye yatırımlarına bırakılmayacağı vurgulanan açıklamada, yarın saat 13.00 için (30 Kasım) kitlesel basın açıklaması çağrısı da yapıldı. Kent Konseyi, "ÖÇKA sürecini denetleme yetkisini üzerine alan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı Karaburun Yarımadası ve Ildır Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi Yönetim Planı ihale sürecini hızla başlatıp, sonlandırmaya ve bölgenin çok değerli Ekolojik dengelerini bozacak hatalı adımlarından vazgeçmeye ve ÖÇKB ilanının gereklerini yerine getirmek üzere acilen göreve çağırıyoruz" ifadelerine yer verdi.
EBRU DENİZALTI 1 Aralık 2019 Pazar 22:15
|