MENÜ
İzmir 10°
Son Kale İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
CHP'li Türeli: Kutuplaştırıcı anlayıştan çok rahatsızız
Politika
8 Mayıs 2023 Pazartesi 16:06

CHP'li Türeli: Kutuplaştırıcı anlayıştan çok rahatsızız

CHP 2. Bölge 3. Sıra Milletvekili Adayı Rahmi Aşkın Türeli, SONKALE TV'de ekonomiye ve politik gündeme ilişkin dikkat çeken açıklamalar yaptı. Ekrem İmamoğlu'nun Erzurum mitinginde yaşanan olayları değerlendiren Türeli, "Kendisinden olmayanı küçümseyen, ayıran, toplumu bizden olan olmayan diye kamplaştıran, düşüncesine, etnik kökenine göre ayrıştıran bir anlayış var. Bundan çok rahatsızız" dedi.

Aday listeleri açıklandığı günden beri özellikle Ödemiş, Tire, Bayındır, Beydağ gibi Küçük Menderes Havzası'nda bulunan uzak ilçeleri karış karış dolaşan CHP İzmir Millevekili Adayı Rahmi Aşkın Türeli, izlenimlerini SONKALE'ye aktardı. Türeli, "Artık bir değişim isteği tüm topluma yerleşmiş. 21 yıllık iktidardan herkes bıkmış, bunalmış durumda. Kriz üstüne krizin geldiği bir ortamda değişimin şartları oluşmuş. Çok az da bir zaman kalmış. Önümüzdeki pazar günü bu değişimin gerçekleştiğini hepimiz göreceğiz, yaşayacağız" dedi.

KUTUPLAŞTIRICI ANLAYIŞTAN ÇOK RAHATSIZIZ

Ekrem İmamoğlu'nun Erzurum mitingine yönelik taşlı saldırıyı değerlendiren Türeli, "Bu olay mevcut iktidarın uyguladığı politikanın sonucu. Çok uzun zamandan beri kutuplaştırıcı, kamplaştırıcı bir politika var. Kendisinden olmayanı küçümseyen, ayıran, toplumu bizden olan olmayan diye kamplaştıran, düşüncesine, etnik kökenine göre ayrıştıran bir anlayış var. Bundan çok rahatsızız öncelikle onu söyleyelim. Diğer taraftan, kamu görevini yapması gereken kişiler tedbir almayıp adeta hükümet ne derse onu yapıyor, adeta emireri gibi hareket ediyor. Oysa gerekli tedbirlerin alınmasına ihtiyaç var. Türkiye 1946'da çok partili hayata geçildi. 1950'de iktidar değişikliği oldu. Az değil 73 yıl geçti, Türkiye artık seçim anlamında yeterli olgunluktadır. Yurttaşlarımız da büyük ölçüde bunun farkındadır. Sandık çok değerlidir, insanlar sandığa gider iradesini yansıtırlar. Askeri darbelerden sonra bile sandık kurulmuş demokrasiye dönülmüştür. İnsanlar bu sağduyuya sahip. Ama hükümetin ve kamu görevlilerinin bu konuda eksikleri, ihmalleri varsa bu büyük sıkıntıdır" dedi.

(Rahmi Aşkın Türeli, gazeteci Mustafa Akbaş'ın sorularını yanıtladı)

NE ZAMANDAN BERİ SANDIK DARBE OLDU

Soylu'nun 14 Mayıs için söylediği "siyasal darbedir" söylemini de değerlendiren Türeli, "Ne zamandan beri sandık darbe oldu. Sandık bir anlamda iktidarın barışçıl bir yolla değişmesidir. Tekrar vurguluyorum, Türkiye bu olgunluğa sahiptir" diye konuştu.

1950'DE VAROLAN OLGUNLUKLARIN ŞİMDİ OLMADIĞINI GÖRÜYORUZ

Rahmi Aşkın Türeli, şöyle devam etti:

"İki üç gün önce RTÜK üyesi İlhan Taşçı'nın bir açıklaması var. Son 1 ay içinde, kamu yayıncılığı yapması gereken, milyonlarca insanın vergileriyle finanse edilen TRT'de Cumhur İttifakı'na 3600 dakika ayırmışlar, Millet İttifakı'na 42 dakika ayırmışlar. Hatırlatmak isterim, 1950 yılında seçime gidiliyor. O zaman televizyon yok, radyo var. Türkiye Radyosu'nda İsmet Paşa ile Celal bey aralarında anlaşırlar. İki partiye de eşit süre verilir ve propagandalarını yaparlar. Ta o zamanda varolan olgunlukların bugün olmadığını görüyoruz."

SEÇİM GÜVENLİĞİ

Seçim güvenliği konusunu da değerlendiren Türeli, "Gittiğimiz her yerde insanlar soruyor. İnsanlar sandığa gidip oylarını verecek. Ama bizim oylarımızı koruyun, doğru sayılsın, orada herhangi bir usulsüzlük, hile olmasın diyorlar. Bu konuda biz de hem CHP hem de Millet İttifakı'ndaki diğer partiler olarak gerekli önlemleri aldık. Sandık görevlilerimiz çok uzun süreden beri eğitimden geçiyor. Aynı şekilde müşahitlerimiz var. Alternatif anlamda da oyları hesaplayacağız. Sandık görevlilerimizin hepsi tutanakların fotoğraflarını çekip genel merkezimize gönderecek. Genel Merkezimiz de o gelenleri birleştirip nabzı tutacak. Tabii ki bir taraftan YSK da açıklayacak ama böyle bir programı kurduk ve uzun zamandan beri işletiyoruz" dedi.

YURTTAŞLARIMIZIN İÇİ RAHAT OLSUN

Türeli, bu konunun birkaç aşaması olduğunu belirtirken, "Sandıktan çıkan sonuçların doğru sayılması ve doğru tutanağa geçirilmesi, sonrasında sandık birleştirme tutanakları var, en son da onların bilgisayara geçmesi aşaması var. Tüm bu aşamalarla ilgili gerekli tedbirleri aldık, eğitimler verildi. Ben hiçbir problem olacağını düşünmüyorum. Sandıklarımıza sahip çıkacağız. Seçmenlerimiz sonuna kadar rahat olsunlar. Yeterki onlar sandığa gidip oylarını versinler. Sadece bize oy veren seçmenlerimiz için değil tüm yurttaşlarımız sandığa gidip oyunu kullansın. Tüm istediğimiz barışçıl bir seçim. Sandığa gitsin yurttaşlarımız iradesini yansıtsın. Sandıktan çıkan sonuca da herkes saygı göstermelidir. Bunun tersini düşünmüyoruz, düşünmek de istemiyoruz" diye konuştu.

4,5 YILDA 4 MERKEZ BANKASI BAŞKANI DEĞİŞTİ

Ekonomiye ilişkin mesajlar da veren Rahmi Aşkın Türeli, tek adam rejimini eleştirdi. Geçmişte, üçlü kararnameler olduğunu, bunun denetim, liyakat ve istikrarı sağladığını vurgulayan Türeli, "Şimdi her şey tek adamın dudakları arasında. Örneğin Merkez Bankası başkanı. 4 yıllığına göreve gelmesine rağmen son 4,5 yılda 4'üncü Merkez Bankası Başkanı göreve geldi" dedi.

Türeli, kuvvetler ayrılığının olduğu daha demokratik bir sistem kuracaklarını belirtirken, hızlı bir şekilde kurumların itibarını sağlayacaklarını, kapatılan Devlet Planlama Teşkilatı'nı yeniden kuracaklarını, Ekonomik Sosyal Konsey'i tekrar toplayacaklarını, Merkez Bankası'nın araç bağımsızlığını sağlayacaklarını, yatırımı ve üretimi yeniden büyüteceklerini anlattı. Türkiye'nin bugün kaynaklarını doğru ve etkin kullanmadığını dile getiren Türeli, karadeliğe dönüşen geçiş garantili yollar ve köprüler gibi kamu- özel işbirliği projelerini tekrar gözden geçireceklerini, sözleşmelerinin fesh edilebileceğini söyledi.

DELİ DUMRUL PARASI GİBİ ÖDÜYORUZ

Türeli, Zafer Havalimanı örneğini verirken, şöyle konuştu:

"3 ilin ortasına yapıldı. Afyon, Uşak, Kütahya.. Yolcu uçuş garantisi var. 2022 yılında 1 milyon 317 bin 733 yolcunun bu havalimanından uçması öngörülmüş. Bu rakam neredeyse üç ilimizin nüfusuna denk. Peki kaç kişi uçmuş; 24 bin 851... Yani 1 milyon 317 bin 733 yolcu garantisi verilmiş, 24 bin 851 kişi uçmuş. Yüzde 1,9'a tekabül ediyor. Ve biz tıkır tıkır bu paraları ödemeye devam etmişiz.

Çanakkale Köprüsü, günlük 45 bin araç geçiş garantisi verilmiş. Ne kadar 2022 yılında günlük araç geçişi, 6 bin 288... Ama bunlar biliniyordu daha önce, feribotla o kadar araç geçiyordu zaten. Şimdi biz soracağız, bu sözleşmeleri ve geçiş garantilerini niye böyle yaptınız... Deli Dumrul parası gibi ödüyoruz."

HESAP VERİLEBİLİRLİK ÇOK ÖNEMLİ

İktidara gelir gelmez ilk 100 günde hasar tespit komisyonu kuracaklarını, kurumların fotoğrafını çekeceklerini vurgulayan Türeli, "Türkiye'nin kaynaklarını doğru kullanmaya ihtiyacı var. Çünkü bu vatandaşın ödediği vergilerin nereye harcandığını bilme hakkıdır. Devletin içinde milyonlarca işlem yapılmıştır, vatandaş bilemez bunu... Onun yerine milletvekili denetlemesi lazım. Milletvekili de tamamını bilemez. O yüzden Sayıştay denetimi devreye girmeli, kapsamı genişletilmeli... Bizim iktidara gelince en önemli hedefimiz, kesin hesap komisyonunun başına muhalefet partisinden birini seçtirmek. Hesap verilebilirlik çok önemli. Biz harcayacağız kaynakları ama hukuki kullanıp kullanmadığımızın denetimini komisyon yapacak. Ana muhalefet partisinde kim varsa o komisyonun başında o olacak" dedi.

DEVLETTE ÇOK BÜYÜK İSRAF VAR

Rahmi Aşkın Türeli, devlette çok büyük bir israf olduğunu anlatırken, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten beri tüm cumhurbaşkanları Çankaya Köşkü'nde oturdu. Ama şimdi, Recep Tayyip Erdoğan 1150 odalı bir sarayda oturuyor. 16 tane uçak var cumhurbaşkanlığı envanterinde. 1- 2 uçağı anlarım, 16 uçak ne demek... Bir uçağın uçuş maaliyeti çok yüksek. Çok büyük rakamlar bunlar. Yöneten insanların bu şekilde ayrıcalıkları olmalalı. Vatandaş nasıl yaşıyorsa öyle olmalı. Tabii ki gerekli koruma tedbirleri alınmalı. Ancak kaynakların yanlış kullanımını kabul etmiyoruz. Cumhurbaşkanlığı envanterinde 16 uçak varken, 3 yıl önce ormanlarımız cayır cayır yanarken bir tane yangın söndürme uçağımız yoktu. Tüm bunlar şunu gösteriyor, Türkiye son dönemde siyasal, ekonomik kriz ve yönetememe krizini birlikte yaşıyor. Yönetilemiyor" diye konuştu.

Yurttaşın milli gelirden hakça, eşitlik içinde pay almasını tesis edeceklerini kaydeden Türeli, tüm kurumların bünyesindeki sosyal yardımları tek merkezde toplayacaklarını açıkladı. Aile Destekleri Sigortası Kurumu oluşturacaklarını aktaran Türeli, işimde uzman 35 bin kişinin bu kurumda görev yapacağını, toplumdaki herkesi sosyal güvenlik şemsiyesi altına alacaklarını söyledi.

Türeli, öğretmen ve sağlık personeli atamaları yapacaklarını da dile getirdi.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Son Kale İzmir