Anadolu’nun kadim çiftçilik kültürünün AKP iktidarıyla birlikte yok edildiğini söyleyen Sındır, “üreticiyi toprağa küstürüp 3 milyon 484 bin hektar verimli toprağımızı üretimden kopardınız. Üreticiyi sahipsiz, çaresiz ve korumasız bir duruma terk edip borç batağına sürüklediniz. Çiftçimizin bankalara ve tarım kredi kooperatiflerine olan borcu 128 milyar lirayı buldu” dedi.
“İTHALAT YAPMADIĞIMIZ HİÇBİR ÜRÜN KALMADI”
Tarımın, Türkiye’nin en stratejik, yaşamsal, vazgeçilmez ve sürdürülebilir olması gereken sektörlerinin başında geldiğini ifade ederek sözlerine başlayan Sındır, Genel Kurul Kürsüsünden hazırladığı grafikler üzerinden iktidara yüklendi. Sındır “TÜİK verilerine göre; 2002 yılında 26 milyon 579 bin hektar olan tarım alanı, bugün 23 milyon 95 bin hektara geriledi. 2002'den 2019'a kadar üreticiyi toprağa küstürüp 3 milyon 484 bin hektar verimli toprağımızı üretimden kopardınız. Sayın Bakan, iktidara geldiğiniz 2002 yılından başlayarak 2005 ve 2006 yılları dışında, bugüne kadar artan bir trendde net ithalatçı bir ülke olduğumuzu elimdeki grafikler net bir şekilde gösteriyor. 2003-2019 döneminde ihracatımız 77,6 milyar dolarken ithalatımız 104,6 milyar dolar oldu ve 27 milyar dolar net dış ticaret açığı verdik. İktidarınızda bitkisel ürünlerde ithalatımız 5,6 kat, hayvancılıkta ithalatımız 17 kat arttı ve ithalat yapmadığımız hiçbir ürün kalmadı. Anadolu köylüsünü bitirdiniz, ithalata dayalı politikalarla yabancıların çiftçisini zengin ettiniz. Ülkeyi ithalat cennetine, çiftçiyi borç batağına sürüklüyorsunuz” dedi.
“BİRİLERİ SİZE PEMBE GÖZLÜK TAKMIŞ!”
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin bir TV kanalındaki ifadelerini sert sözlerle eleştiren ve bu sözlerin kabul edilemez olduğunun altını çizen Sındır, “Bir televizyon kanalında 10 Aralık günü sayın bakan bir değerlendirmede bulunuyor ve şöyle diyor; Çiftçinin son iki yılda rekor düzeyde gelir elde etmiş olduğunu, çiftçimizin moralinin şu anda son derece iyi olduğunu, hepsinin birçok borcunu ödediğini, traktörünü yenilediğini belirtiyor. Ve Sayın Pakdemirli sözlerine şöyle devam ediyor ‘şu anda tarım ve hayvancılık sektöründe benim işim kötü diyen bir arkadaşımız olmamalı, olamaz.’ Sayın bakan akıl almaz ifadeler kullanmışsınız. Peki traktörleri, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 84. Maddesine de aykırı bir şekilde haczedilen Tarım Kredi Kooperatifi Mağdurlarına ne diyorsunuz? Samimi olarak soruyorum; bu sözleriniz bir şaka mı, yoksa gerçek mi? Bu bir şakaysa hep beraber gülelim. Ama yok şaka değil de bunu gerçekten inanarak söylediyseniz ya siz başka bir ülkeden bahsediyorsunuz ya da birileri size pembe gözlük takmış. Aman dikkat edin zira ülkemiz tarımının bekası için en büyük tehlike durumuna sokuyorlar sizi” dedi.
“ÇİFTÇİNİN HAKKI OLAN DESTEKLERİ VERİNİZ”
Üreticinin borç batağına saplandığını söyleyen Sındır sözlerini şöyle sonlandırdı: “Çiftçimizin bankalara ve tarım kredi kooperatiflerine olan borcu 128 milyar lirayı, çiftçi başına ise ortalama 61 bin lirayı buldu. Zamanında ödenmeyen yaklaşık 5 milyar lira borç bankalar tarafından yasal takibe alındı. Sadece bu yılbaşından bugüne kadar borç değerinde 18 milyar liradan fazla artış oldu. Tarıma bu yıl vermiş olduğunuz 22 milyar lira desteklemenin nereye gittiği ortada. Sayın Bakan, Tarım Kanunu'nun 21'inci maddesinin gereğini yapmadığınız için eksik desteklemeleriniz nedeniyle esasen çiftçimize 211 milyar lira borçlandınız. 2021 yılı tarımsal destekleme bütçesinin 2020'yle aynı, yani 22 milyar lira olacağını biliyoruz. Son bir yıl içinde sadece döviz kurunda yüzde 33’lük bir artış oldu. Tohumda, gübrede, ilaçta, mazotta ve elektrik fiyatlarındaki yüzde 20 ile yüzde 50 arasındaki artışlar ortada iken, Merkezi Yönetim Bütçe büyüklüğünde 2020-2021 arasındaki artış oranının yüzde 22.88 olması teklif edilirken Tarımsal Desteklemelerin aynı kalması asla kabul edilemez. Ayrıca 2021 yılı Bakanlık bütçesinde artmasını beklediğimiz; mazot ve gübre desteğinin 229 milyon lira düşürülmesi, hayvancılık desteklerinin 558 milyon lira düşürülmesi, arz açığımızın olduğu ürünlere ödenen desteklerin 252 milyon lira düşürülmesi de açıklamaya muhtaç. Bu durum kabul edilemez. Alınan yanlış kararlar ve hatalı uygulamalarla tarım sektörünün durdurulamaz bir şekilde çöküşüne neden oluyorsunuz. Tarımı kalkındırmak ve ülke ekonomisini üreterek büyüyen bir hale getirmek için tarım sektörünü göz ardı etmeyiniz. Çiftçinin hakkı olan destekleri veriniz.”