Çiftçilere gereken desteğin verilmediğini bu sebeple tarımsal ürün ve gıda kıtlığı riskinin kapıda olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Sındır, “Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi koronavirüs Türkiye’de de üretim sürecini olumsuz etkiledi. Henüz geç olmadan tarım sektörünün ayakta kalabilmesi, üreticilerimizin zarar görmemesi ve vatandaşlarımızın gıda tedarikinin aksamaması için Tarım Bakanlığı ivedilikle aklın ve bilimin ışığında önlemler almalı. Koronavirüs tehdidinden ülkemizin ne zaman kurtulacağını henüz bilmiyoruz. İktidara 11 Mart’tan bu tarafa sesleniyoruz. Türkiye’nin gıda ürün stoğu ne durumda, hangi üründen ne kadar mevcut diye soruyoruz ama iktidardan cevap alamıyoruz. Eğer bir eksiklik varsa, stoklarımız bu eksiği karşılayacak düzeyde mi? Bu zor günlerde her hangi bir açıklamada bulunmayan Tarım Bakanlığını kamuoyunu acilen bilgilendirmeli” dedi.
“ÇİFTÇİLERİMİZİ RAHATLATACAK ÖNLEMLER ALINMADI, ALINMIYOR”
Dar boğazda olan çiftçilerin virüs nedeniyle üretim yapamaz hale geldiğini vurgulayan Sındır, “AKP iktidarının yanlış ve yanlı tarım politikaları nedeniyle bugün 42 Milyon dönüm verimli tarım arazisi ekilip, biçilemiyor. Gıda kıtlığı riskinin kapıda olduğu bu zor günlerde ekilip, biçilemeyen verimli arazilerimizin hesabını kim verecek? Maalesef 18 yılda tarım güncel siyasetin bir aracı ve oyuncağı haline geldi ve tarım sektörü hiç olmadığı kadar daraldı. Bugün çiftçilerimizin üretime devam edebilmeleri için kullanmış oldukları mazottan, gübreden, ilaçtan, elektrik vb. tüm ekip ve ekipmandan KDV ve ÖTV alınmamalı. Üretimde yaşanabilecek iş gücü kaybının önüne geçilmeli. Sermaye yetersizliğine ve fiyat yükselişlerine karşı net çözümler üretilmeli ve finansman desteği sağlanmalı. Çiftçilerimizin borçları faizsiz ertelenmeli. Çiftçilerimizi rahatlatacak bu önlemler alınmadı, alınmıyor. Çiftçi üretimden koparılarak, toprağa küstürüldü, bu nedenle Türkiye’de 42 Milyon dönüm verimli tarım arazisi üretim dışında kaldı” dedi.
“SON VİRAJDAYIZ!”
Sındır sözlerini şöyle sonlandırdı: “Çiftçinin, üreticinin kırda, köyde varlığını, yaşamını sürdürebildiği yegane üretim sektörü ve gelir kaynağının tarım olduğu unutuluyor. Çiftçi perişan, hayatta kalabilmesi için sözün bittiği yerdeyiz! Çiftçi Müjdeli haber bekliyor. Dünya Çiftçiler Günü’nde çiftçimizin sesine kulak verin. Son 18 yılda tarım ihracatımız 77.6 milyar dolarda kalmış, ithalatımız ise 104.6 milyar dolara ulaştıysa, tarımda Cumhuriyet döneminin ithalat rekorlarını kırıyorsak ve bugün Türk tarımını siyasal iktidar değil de Tarım Bakanlığı'nın tepesindeki lobiler yönetiyorsa bunun nedeni iktidarın başından beri sürdürdüğü yanlış tarım politikalarıdır. Üreticimizin sağlıklı bir gelir elde etmesini sağlamak yolunda ve çiftçimizi yeniden üretime teşvik etme noktasında son virajdayız. Daha fazla verimli arazimizin üretim dışında kalmasına razı değilsek, halkımızın gıda egemenliğini yabancı ülkelere teslim etmek istemiyorsak ivedilikle 2019 yılından kalan tarımsal destekleri hemen, 2020 yılı için belirlenen desteğin yarısı şimdi üreticimize ulaştırılmalı. Bu vesileyle emeğini, alın terini bereketle harmanlayan tüm Çiftçilerimizin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü kutlu olsun.”
Sayfa başına git