MENÜ
İzmir 11°
Son Kale İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
CHP'li Beko: Üniversiteler, yurtlar değil, 12 Eylül faşist cuntasının eseri YÖK kapatılsın!
Güncel
27 Şubat 2023 Pazartesi 11:54

CHP'li Beko: Üniversiteler, yurtlar değil, 12 Eylül faşist cuntasının eseri YÖK kapatılsın!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın afet nedeniyle üniversitelerde eğitime uzaktan devam edilme kararına eğitimciler, öğrenciler, sendikalar ve siyasetçilerden tepkiler gelmeye devam ediyor. Karara tepki gösteren isimlerden CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, iktidarı eğitim üzerinden sert bir dille eleştirdi. Beko Üniversitelerin değil kapatacaklarsa 12 Eylül faşist cuntası tarafından üniversiteleri zapturapt altına almak için kurulan YÖK'ün kapatılması gerektiğini söyledi.

Beko konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamasında, Erdoğan'ın verdiği kararın “anlamsız” olduğunu savundu ve üniversite eğitimine devam etmenin öğrenciler üzerindeki deprem travmasını hafifletilmede etkili olabileceğine işaret etti. Beko, AK Parti iktidarı ile üniversite anlayışının kaybedildiğini, YÖK'ün bugüne kadarki uygulamalarında üniversitelerde bilimselliği ve bilimsel yaklaşımları kurumsal hale getiremediğini vurguladı.

YANLIŞ BİR KARAR

AK Parti iktidarı döneminde açılan üniversitelerin altyapıdan yoksun, yetişmiş öğretim üyelerinin olmadığı, üniversitelilik bilincinden yoksun çok sayıda gencin eksik eğitim ve öğretimle mezun edildiğini kaydeden Beko, "Üniversiteleri kapatma ve uzaktan eğitim kararı çok yanlış bir karardır. Pandemiden sonra şimdi de deprem nedeniyle üniversitelerin uzaktan eğitim yapması, zaten çeşitli sorunlarla boğuşan, bilimsel niteliği düşen üniversitelere büyük bir darbe vuracaktır. Zaten YÖK ile ülke genelinde herhangi bir bilim politikası oluşmamış, tam bir plansızlık ve programsızlığın yaşandığı Yükseköğretim kurumlarında fedakâr insanlar maddi ve manevi desteği yeterince görmedikleri için ya beyin göçüne uğramakta ya da kendi kabuklarına çekilmektedirler.

Üniversiteler en ciddi sorunu üst yönetimlerinin belirlenmesinde yaşamaktadırlar. Bunun en acı örneğini Boğaziçi Üniversitesinde görmekteyiz. Kimi üniversitelerde halen doğrudan atanma ile kimi üniversitelerde ise eğilim yoklaması ile belirlenen adaylar arasından rektör atamaları yapılmaktadır. Hiçbir bilimsel kriterin işletilmediği üst yönetim belirlenmesinde yaşanan bazı olumsuz gelişmeler üniversitelere ve üniversitelilik bilincine kamuoyu nezdinde ciddi zarar vermiştir. Kapatacaksan üniversiteleri değil 12 Eylül Faşist cuntasının YÖK'ünü kapat" sözleriyle tepki gösterdi.

SARAYIN KARARLARI BİLİMİ VE EĞİTİMİ HEDEF ALIYOR

Ülkenin bütün sorunlarının temelinde eğitimden kaynaklanan katmerleşmiş nitelikli insan gücü ve teknik bilgi eksikliğinin olduğunu belirten Beko, "Türkiye başta akademik verimsizlik olmak üzere, bilim ve teknolojide bilgi çağını yakalama şansına maalesef sahip olamamıştır. Milyonlarca genç üniversite kapılarında beklemekte, üniversiteyi bitirenler işsiz, iyi yetişen çok küçük bir grup ise beyin göçüne heba edilmektedir. Dünyada ender genç ve dinamik nüfusa sahip ülkemiz insan potansiyeli nitel düzeye kavuşturacak öncü eğitim ve araştırma kurumları yaratılamamıştır. Bu konuda dünyaya örnek gösterilecek bilimsel kriterleri yüksek üniversite yaratamadık. Bilim politikası ve stratejilerinin olmaması, alt yapı yetersizliği, öğretim üyelerinin nitelikleri, eğitimin ezberci ve öğretmen merkezli olması nedeniyle üniversitelerimiz çağın gerisinde kalmışlardır. Saray yönetiminin aldığı bütün kararlara baktığımızda bilimi, bilim insanlarını ve eğitimi hedef aldığını görmekteyiz" sözleriyle tepki gösterdi.

DÜNYAYI BİLİMSELLİKTEN UZAK  KARARLARLA KAVRAYAMAYIZ
Depremzedeleri yerleştirmek için her yolun denenmeden bu kararın verilmesinin yanlış olduğunun altını çizen Beko, Erdoğan'ın verdiği kararın bilimsellikten uzak olduğunu belirterek, "Buradan iktidara sesleniyorum; Üniversiteleri kapatmayın! Bu sene mezun olacak gençler sadece 1.5 yıl okullarına gitmiş olacak! Bu bir kuşağı kaybetmek demek. Bu karar eğitime vurulan bir darbedir.

Depremden etkilenen bölgelerdeki üniversitelere de kademeli öğretime geçiş, geçici kampüs ve başka bölgelere yatay geçiş gibi düzenlemeler yapılmalıdır.

Okul sadece öğrenme yeri değil aynı zamanda sosyal ve duygusal ihtiyaçları giderme yeridir. Öğrencilerin arkadaşa, öğretmene, danışmana ihtiyacı var. KYK yurtlarını kullanmadan önce, konteyner evler, oteller, boş TOKİ evleri, yazlık tatil siteleri kullanılsın; üniversitede eğitim yüz yüze sürsün. En azından bu karar 11 il ile sınırlı olsun. Geleceğimize her alanda ancak akıl ve bilim yoluyla ulaşabiliriz. Başka bir çıkış yolu yoktur. Dünyayı Erdoğan'ın bilimsellikten uzak kararları ile kavrayamayız."

 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Son Kale İzmir