SONKALEİZMİR- CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, gazetecilerin sorunları ve basın kartlarına ilişkin önergenin görüşüldüğü TBMM’de tarihi bir konuşma yaptı. CHP Grubu adına kürsüye çıkan Sertel, önce oturumu takip etmeyen AK Partililere yüklendi. "Bir kısmı bahçede olan AKP grubuna meseleleri anlatmak, sorunları aktarmak mümkün değil. Çünkü dinlemiyorlar, dinleseler anlamıyorlar, anlasalar işlerine gelmiyor” diyen Sertel, şöyle devam etti: “Grup başkanvekilinin eline bakıyorlar. El nasıl kalkıyorsa öyle kaldırıyorlar. Geçen dönem Naci Bostancı (grup başkanvekili) yanlışlıkla başını kaşımak için elini kaldırdı, bütün grup birden evet verdi. Şaşırıp kalmıştık. Tekbiri müzakare istediler. Türkiye'de basının sorunlarını da dinlemeyeceklerine inanıyorum. Türk basını adına hiçbir sonuç alamayacağımı da biliyorum.”
İŞSİZ GAZETECİ 10 BİNİ GEÇTİ
CHP’li Sertel, buna rağmen araştırma önergesi verdiklerini belirtirken, “Niye verdik. Türkiye'de 32'si yaygın, geçmiş dönemde ulusal diye anılan, 10'u bölgesel, 622'si yerel, 422'si de valilik denetiminde toplam 1106 gazete var. Bu 1106 gazetenin asgari kadrosunda 7593'ü fikir işçisi olmak üzere 15 binden fazla kişi istihdam ediliyor. Yani oradan ekmek yiyor. Basın sektöründeki işsizlik oranı AKP'nin çok övündüğü dönemde yüzde 30’ların üstüne çıktı. Ve son yılda işsiz gazeteci sayısı ne yazık ki 10 bini geçti. Euro, Dolar arttı ve kağıt kalıp arttı. Eskiden o çocuklar ellerinde gazetelerle ‘yazıyor yazıyor’ diye bağırıyordu. Şimdi aynı çocuklar ‘gazeteler batıyor batıyor’ diye bağırıyor. Ve gerçekten gazeteler artık yazamıyor batıyor” dedi.
SADECE YANDAŞLAR MEMNUN
Bu durumdan sadece “yandaş ve besleme” basının memnun olduğunu vurgulayan Atila Sertel, “Çünkü açıyorlar banka genel müdürüne ‘bize şu kadar milyon para gönderin’ diyorlar. Ve anında bankaya para havale oluyor. Ve okunmayan, tomar tomar satın alınan gazetelere devlet kuruluşlarından müthiş bir para akışı sağlanıyor” diye konuştu.
İÇİM YANIYOR İÇİM
Sertel, bu konuda tüm partilerden hatta meclis dışında olanlardan bile temsilcilerin yer aldığı ortak bir komisyon oluşturulmasını önerirken, basın kartlarının iptal edilmesi sorununa ilişkin ise gündem yaratacak açıklamalar yaptı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a reddedilen basın kartı olup olmadığı sorusunu yönelttiğini ve “yok” yanıtını aldığını aktaran CHP’li Sertel, “Aynı Fuat Oktay, başka bir milletvekili arkadaşımızın soru önergesine, ‘son 5 yılda 3804 gazeteci basın kartını kaybetti’ diyor. Nasıl oluyor da gazetecilerin basın kartına yönelik bu işlem yapılıyor. Ben, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı ve İzmir Gazeteciler Cemiyet Başkanı iken o kurullarda yer alan bir arkadaşınız olarak söylüyorum. 6 yıl basın kartı komisyonunda görev yaptım. Örneğin Abdurahman Dilipak, siyasi olarak bizden tamamen uzak, düşünce bazında uzak bir arkadaşımızdı. Fakat sürekli basın kartı gündeme geldiğinde, Dilipak'ın basın kartının verilmesi gerektiğini ve gazetecilik yaptığını savunan bir arkadaşınız olarak konuşuyorum. İçim yanıyor içim… Siz kimsiniz de gazetecilerin basın kartını iptal edebiliyorsunuz” dedi.
ŞEBNEM BURSALI’YA AĞIR SÖZLER
Eleştirilerin dozunu artıran Sertel, İzmir’de ismini vermediği bir gazetenin FETÖ’cü diye ihbar edilip tüm çalışanlarının basın kartının iptal edildiğini anlattı. “O komisyonun başında kim var biliyor musunuz” diye soran Sertel, ardından kürsünün altına koyduğu ATV Ankara Temsilcisi Şebnem Bursalı ile Fetullah Gülen’in görüşmesine ilişkin fotoğrafı kaldırıp konuşmasına devam etti. “Bu kim biliyor musunuz. Biri FETÖ, yani Fetullah Gülen, diğeri ise o basın kartlarını iptal eden komisyonun hanımefendisi” diyen Atila Sertel, ismini anmadan Şebnem Bursalı’ya sert ifadelerle yüklendi. Sertel, “Pensilvanya'da elpençe divan duruyor. Üstelik bir kez değil. Tam iki kez… Bu hanımefendi şimdi o komisyonda SETA'cılarla birlikte kimin gazeteci olup olmadığına, kimin FETÖ’cü olup olmadığına karar veriyor. Kardeşim sen gidip (hocam biz seni çok geç tanımışız ya. çok büyük bir insanmışsınız., ver elinizi öpeyim) diyecek kadar FETÖ’nün önünde alçalmış bir insansın. Bu nasıl oluyor da (sen FETÖ’cüsün diye) başkalarının basın kartını iptal ediyor” dedi.
FLÖRT MÜ EDİYORSUNUZ MÜCADELE Mİ
AK Parti Grubuna seslenen Atila Sertel, “Siz Fetullah Gülen’le flört mü ediyorsunuz mücadele mi ediyorsunuz. Bu kişiler ne arıyor bu kurumlarda. Zengin oldun mu arkanda siyasal dayın oldu mu herşey bitiyor. Hiçbir FETÖ’cü cezaevinde kalmadı ve kalmıyor. İzmir'de en zengin FETÖ’cüsü bile serbest bırakıldı. Fabrikası iade edildi” diye konuştu.
NAGEHAN ALÇI DA NASİBİNİ ALDI
İsmini anmadan Nagehan Alçı’nın televizyon programlarında yorum yapmasını da eleştiren Sertel, “Bir gazeteci var Bank Asya’dan milyon dolar kredileri çekiyor boğazda villa alıyor. O gazeteci her gece her gece televizyonlarda AKP'nin savunuculuğunu yapıyor. Bir gazeteci var Fetullah Gülen'e bağlılık bildiriyor, el pençe divan duruyor, basın kartları komisyonuna giriyor. Sonra siz kalkıyorsunuz, gariban, iş bulmuş bir gazeteye girmiş insanın basın kartını iptal ediyorsunuz. Gerçekten yazıklar olsun. Gerçekten ayıp. Gerçekten insanın içi sızlıyor” dedi.
BİR KERE OLSUN VİCDANINIZI DİNLEYİN
CHP’li Sertel, AK Parti Grubu’na dönerek, “Gelin araştıralım kim niye basın kartını kaybetti. Gelin araştıralım. Her partiden grubu olmayan partilerden de arkadaşlar gelsin. Ne olur bir kere grup başkanvekilinin ve yardımcısının eline bakmayın. Bir kere olsun vicdanınızı dinleyin, özgür olun” diyerek konuşmasını bitirdi
Gazetecilerin sorunları ve basın kartlarına ilişkin önerge, AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi.
Sayfa başına git