Dursunbey Belediyesi’nin 22 milyon TL’yi geçen borcuna karşılık ilçede bulunan 8 caminin tapularıyla birlikte Maliye Bakanlığı'na devredileceğini Belediye Meclis kararında gördüklerini ifade eden Aytekin, “Bunu CHP’li bir belediye yapsa kıyameti koparırlardı. Ama kendileri bir ibadethaneyi borçtan ötürü satma cüretini sergiliyorlar” dedi. CHP'li Ensar Aytekin’in açıklaması şöyle:
"Balıkesir Dursunbey’de Belediyenin 22 milyon TL’lik borcuna karşılık, ilçe genelindeki 8 caminin satışa çıkarıldığını şaşkınlıkla izliyoruz. Belediye’nin Ağustos ayı Meclis’inde 86 nolu kararla ilçe genelindeki 8 caminin mülkiyeti, vergi borçlarına karşılık tapularıyla birlikte Maliye Bakanlığına bırakılıyor. Bu kelimenin tam anlamıyla bir skandaldır. Dursunbey gibi müteddeyyin bir ilçemizde başkanın yaptığı harcamaların insanların ibadet ettiği caminin satışıyla finanse edilmesi büyük bir saygısızlıktır.
Yıllarca Cumhuriyet Halk Partisi üzerinden olur olmaz iftiraları atanlar, Kurtuluş Savaşında Camileri ahır yaptılar yalanını uyduranlar, şimdi kendi borçlarına karşılık Allah’ın evi diye bildiğimiz Camileri satışa çıkardılar. Belediye Meclisinde, Belediyenin borcuna karşılık Allah’ın evini satışa çıkarmak için el kaldıran kim varsa buna nasıl olup da el kaldırdığını anlatmak zorundadır. Bu skandal kararı bir CHP’li belediye yapsa kıyameti koparırlardı. Ama kendileri yapınca sümen altına yatırıyorlar. AKP’nin israf belediyeciliği yaptığını her fırsatta belgeleriyle ortaya koyuyorduk. Gerek Balıkesir Büyükşehir Belediyesindeki usulsüz harcamalar, gerek İstanbul Yenikapı’da sergilenen araçlar AKP’nin kurduğu israf düzeninin kamuoyuyla paylaşılması için yapılan önemli adımlardı. AKP’li belediyelerin ciddi borç yükü yarattıklarını biliyorduk. Ama toplumumuzda Allah’ın evi olarak bilinen camilerin satışına cüret edebilecekleri aklımıza gelmezdi. Maliye Bakanlığına devrolan 8 camiye karşılık belediyenin borçlarını silmek nasıl bir akıl tutulmasıdır bunu da hem Dursunbey’lilerin hem Balıkesir’lilerin hem de Türkiye kamuoyunun takdirlerine bırakıyoruz.
"BUZDAĞININ SADECE GÖRÜNEN PARÇASIYDI..."
Geçtiğimiz yıl, bütçe harcamalarında usulsüzlükleri tespit edip açıklayan Sayıştay’ın en önemli ismi, ne hikmetse raporların ilanının akabinde görevden alınmıştı. Anlaşılan o ki, raporlarda ortaya konulanlar buzdağının sadece görünen parçasıydı. Kendilerine göre Merkez Bankası, kendilerine göre Sayıştay yaratmak isteyenler Hazine’ye gözünü dikmişler, devletin kasasını boşaltmışlar. AKP’den devralınan ve halihazırda AKP’nin elinde olan birçok belediyede yapılan usulsüz harcamalar bizler aracılığıyla dile getirilirken; Sayıştay’ın CHP’li belediyelerde mesai yapan denetçileri, İçişleri Bakanlığının müfettişleri söz konusu AKP olunca kulağının üzerine yatarak, gerçeklerin ortaya çıkmasına engel olmaya devam ediyorlar. Bu derin uyku devlet malının, vatandaştan alınan verginin kul hakkının karabasanıdır. Ve bu israfların ortaya çıkmasını engellemek de kul hakkına girmektir."
Sayfa başına git