Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Hevsel Kampüsü Fen ve Teknoloji Lisesinde eğitim gören 18 yaşındaki Gül Karen Aça, aralarında Harvard ve Stanford’un da bulunduğu dünyanın en önemli 9 üniversitesinden kabul alınca Türkiye gündemine oturdu. Karen, bu başarısıyla adından söz ettirdi ve hem ülke çapında hem de dünyada gurur kaynağı oldu.
Bahçeşehir Koleji, Karen’in yanı sıra farklı kentlerdeki 35 kampüsünde eğitim gören ve dünyanın sayılı 477 üniversitesinden kabul alan 161 öğrenciyi Kemerburgaz’daki Bahçeşehir Üniversitesi Future Kampüsünde bir araya getirdi. Gurur buluşmasına, BUEK Başkanı Enver Yücel, eşi Semra Yücel, Bahçeşehir Koleji İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Yücel, SEY Vakfı Başkan Vekili Begüm Yücel, Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Şirin Karadeniz, Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ, Genel Müdür Yardımcıları ile okulların yöneticileri katıldı. Buluşmada, Gül Karen Aça’nın dışında, Harvard, Stanford, Oxford, MIT, John Hopkins ve DUKE gibi dünyanın sayılı üniversitelerinden kabul alan 161 öğrenci de hazır bulundu.
Açılış konuşmasını yapan Genel Müdür Özlem Dağ, bu başarının Türkiye için de gurur verici olduğunu söyleyerek, “Bugün geldiğimiz noktada öğrencilerimiz yalnızca Türkiye’de değil dünyanın her noktasında üretecek, topluma değer katacak ve dünya vatandaşı olarak topraklarından aldıkları güçle evrensel değerle ve bilimle dünyayı ileriye taşıyacak bir güç haline geldiler. Bu yüzden hepinizi gönülden tebrik ediyorum.” dedi. Rektör Prof. Dr. Şirin Karadeniz ise, “Şimdi artık dünyaya açılacaksınız. Dünyanın bambaşka yerlerine gidiyorsunuz. Belki gittiğiniz yerde kalacaksınız, belki geri döneceksiniz belki başka ülkelere gideceksiniz. Nereye giderseniz gidin globalde olan tüm bilimsel yeni gelişmeleri alıp mutlaka kendi içinizde özümsemeniz kendinize göre bir yol bulmanız, ama bunu mutlaka geriye dönüp ülkenize transfer etmenizi bekliyoruz.” diye konuştu.
“DOĞRU YOLDA OLDUĞUMUZU GÖRÜYORUZ”
Öğrencilerin başarılardan dolayı mutlu olduklarını ifade eden BUEK Başkanı Enver Yücel, eğitim alanında yaptıkları çalışmaların meyvelerini topladıklarını ve bu yüzden de doğru yolda olduklarını belirterek, “Çalışmalarımızın karşılığını alıyor olmak bizi son derece memnun ediyor. Yaptığımız işin ne kadar doğru olduğunu, doğru yolda yürüdüğümüzü görüyoruz. Yılın bu aylarında dünyanın her yerinden yüzlerce üniversiteden öğrencilerimize kabuller geliyor. Biz bu sektörde işe başlarken global dünyanın bir parçası olacağız dedik. Yani dünyanın saygın eğitim kurumlarından biri olacağız diye hedef koyduk. Şimdi de görüyorum ki dünyanın en iyi liselerinden mezun olanlar yine dünyanın en iyi üniversitelerinden nasıl kabul alıyorlarsa artık Türkiye’deki Bahçeşehir Kolejinin öğrencileri de kabul alıyor. Gerek Türkiye’deki üniversitelerimiz gerekse dünyadaki üniversiteler bu öğrencilerin başarılarından dolayı burslu olarak kabul veriyorlar.” dedi.
“BİZ ARTIK DÜNYA OKULU OLMUŞUZ”
Fen ve Teknoloji Liselerinin temelini atarken zorlandıklarını fakat şuanda mutluluk verici tablolarla bu zorlu süreçleri aştıklarını ifade eden Yücel, “ 17 yıl önce kurduğumuz Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Türkiye’de yeni okul türüydü. Bu liselerimizi açarken zorlandık çünkü ‘Zaten fen liseleri var ne gerek var’ diye konuşuldu. Fakat biz müfredatımızla, her şeyimizle farklı olduk. Bu başarılar sayesinde görüyoruz ki e biz artık dünya okulu olmuşuz. Öğrencilerimiz saygın dünya üniversitelerinden kabul görüyor. Ayrıca bu kabuller de tam burslu. Bu mutluluk bize yetiriyor. Bundan sonra hedef daha da iyi olmak. Gençlerimizi takip edeceğiz, başarılarına devam edecekler. Sonra da başarılı bir birey olarak ülkelerine geri dönecekler” diye konuştu. Yücel, öğrencilere, memleketleri ve ailelerini de unutmamaları yönünde tavsiyede bulundu. Başarısıyla adından söz ettiren ve hikayesini anlatan Gül Karen Aça ise, çok gururlu olduğunu dile getirdi.
“SEVDİĞİM ŞEYİ YAPTIM”
Amerika Dartmouth Üniversitesinden tam burslu kabul alan Kıvanç Toper de, “Bartın'da büyüdüm. Orası da uçuş trafiğinin gerçekleştiği bir yer. Çoğu çocuk gökyüzünde bulutlara, yıldızlara bakar. Benim her zaman üzerimde, gözlerimde uçaklar vardır. Bu da biraz daha uçaklar için mühendislik sevgimi kökledi. Böylece Amerika hayalim oluşmaya başladı.Türkiye'de insansız hava araçları sektörü gayet gelişti ve bu konuda bol bol çalışmalar var. Bu yarışmalara katıldım. Finansal desteklerle kendimi bu konularda geliştirdim. Onun dışında biraz daha ufak tefek havacılık, roket çalışmalarında bulundum. Kendimi geliştirdim ve sevdiğim şeyi yaptım. Sonucu da gayet mutlu oldu. “ dedi. Amerika’da Cornell Üniversitesine kabul gören Elif Naz Yılmaz ise, “Yurt dışındaki bir profesörle araştırma projesi yaptım. Aynı zamanda bu sene, gelecek vadeden 100 genç arasına girdim. Topluma entegrasyon sıkıntısı çeken bireylere, mental sağlık için dersler verdim. Üstüne NFT koleksiyonu yaptım. Bu NFT koleksiyonundan olan kazançları da bağışladım. Kesinlikle hedeflediğim yere vardığımı düşünüyorum. Bu süreçte okulumun ve arkadaşlarımın özellikle de ailemin çok desteğini gördüm. Özellikle Rise'ın da çok desteğini gördüm. Yüz genç arasına girmek önümü çok açtı. Üniversiteye kabul aşaması, çok aşamalı ve çok fazla değişken içeren bir süreçtir. Bu değişkenlerin hepsini mükemmel yapmanız gerekiyor. Başka türlü girmek gerçekten çok zordur. Çok şükür kabulü aldık. Üniversite bitince bir süre yurt dışında çalışıp ardından Türkiye’ye dönmeyi planlıyorum” diye konuştu.
Büyük gurur tablosunu oluşturan gençlerle toplu fotoğraf çekiminin ardından gerçekleştirilen "Bahçeşehir Kolejinden Dünya Üniversitelerine" başlıklı panelde, 10. ve 11. sınıf öğrencileri, dünyanın en saygın üniversitelerinden kabul alan öğrencilerle bir araya geldi. Üniversite hayatlarına yurtdışında devam etmek isteyen öğrenciler, merak ettikleri soruları kabul alan öğrencilere sordu.
Sayfa başına git